Hastaneye kaldırılan Aktaş tedavi altına alınırken, eşi polis memuru Müslüm Aktaş intihar ettiğini iddia etmişti.
Sevginur Aktaş ise yoğun bakımdan çıktıktan sonra polise verdiği ifadesinde intihar etmediğini, eşinin kendisini vurduğunu söylemişti.
Beyninin hasar görmesi nedeniyle yürüyemeyen ve görme sorunu yaşayan Sevginur Aktaş, tedavisi tamamlandıktan sonra tekerlekli sandalye ile taburcu olurken, Müslüm Aktaş ise tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya sanık Müslüm Aktaş Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.
Mahkeme, önceki celse mütalaasını açıklayan savcıya söz verdi. Savcı mütalaasını tekrarlayarak Aktaş'ın, 'Eşe karşı kasten öldürmeye teşebbüs' ve 'Nitelikli cinsel saldırı' suçlarından 34 yıl hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Taraf avukatlarının beyanlarının ardından savunma yapan Aktaş, "Ben eşimi vurmadım. Ona karşı herhangi bir saldırım olmadı. Ben Sevgi'yi çok sevdim. Suçsuzum. Vatanını milletini seven şerefli bir Türk polisiyim. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
Sanığın son sözünün ardından kararını açıklayan mahkeme, Aktaş'a, 'Eşe karşı kasten öldürmeye teşebbüs' ve 'Nitelikli cinsel saldırı suçlarından' 31 yıl hapis cezası verdi.
