Anayasa Mahkemesi'nden Ali İsmail Korkmaz kararı!

Anayasa Mahkemesi, Gezi Parkı olaylarında dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz ile ilgili dosyayı karara bağladı. Korkmaz ailesine 67 bin 500 lira tazminat ödenmesine hükmedildi. Bir polis de yeniden yargılanacak.

Anayasa Mahkemesi, Eskişehir'de 2 Haziran 2013'teki Gezi Parkı eylemlerinde darbedilen ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın ailesinin yaptığı bireysel başvuruda hak ihlali kararı verdi.

Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü'nün Resmi Gazetede yer alan kararına göre, Gezi Parkı olaylarının yaşandığı dönemde Eskişehir'de yapılan gösterilerde sivil vatandaşların ve kolluk görevlilerinin müdahalesi sonucu beyin kanaması geçiren, kaldırıldığı hastanede yoğun bakım ünitesinde hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın ebeveyni ve kardeşleri Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.

Başvurucular, gösteriye katılan yakınlarının, kolluk görevlileri ve sivil vatandaşlar tarafından darbedilerek öldürülmesi nedeniyle bazı haklarının ihlal edildiğini öne sürdü. Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü, oy birliğiyle başvurucuların "eziyet yasağının" ihlal edildiğine ve başvuruculara toplam 67 bin 500 lira tazminat ödenmesine hükmetti.

Yüksek Mahkeme, eziyet yasağının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için "7 ay 15 gün hapis cezası verilen ve hakkında hükmün açıklanması geri bırakılan" sanık polis memuru H.Y. hakkında yeniden yargılanma yapılmak üzere kararın bir örneğinin Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine de karar verdi.

Somut olayda, "kamu görevlisi olup güç kullanma konusunda ilgili yasalar çerçevesinde yetkisi ve görevi bulunan polis memurunun, memuriyet görevinin kendisine sağladığı otoriteyi açıkça kötüye kullandığı" belirtilen gerekçede, "Polis memuru, kanunlar ve kurallar ile belirlenmiş güç kullanma ile ilgili görevini yerine getirirken amacından tamamen sapmıştır." denildi.

Derece mahkemesinin de polis memurunun sahip olduğu nüfuzu kötüye kullanarak kasten yaralama suçunu işlediğine karar verdiği vurgulanan gerekçede, "Oysa kolluk görevlileri, görevlerini yerine getirirken her koşul altında vücut bütünlüğünün dokunulmazlığı gibi temel haklara ve özellikle insan haysiyetine saygı göstermek ve bunları korumak zorundadır." vurgusu yapıldı.

İLGİLİ HABERLER