Esenyurt'ta 2 kişinin hayatını kaybettiği tekel bayi cinayeti davasında karar

Esenyurt'ta iki gencin öldüğü tekel bayii cinayetinde karar çıktı: 4 sanığa 2’şer kez müebbet hapis verildi.

28 Temmuz 2023 gecesi İstanbul’un Esenyurt ilçesinde yaşanan ve iki gencin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan silahlı çatışmaya ilişkin yürütülen dava sonuçlandı. Türkiye’yi derinden sarsan bu olayda, Yunus Emre Erzen ve Batuhan Bayındır hayatını kaybederken, kamuoyunun merakla takip ettiği yargı süreci Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde karara bağlandı.

Cinayet Gecesi: Taraflar Arasındaki Husumet ve Kanlı Çatışma

İddianameye göre olay, Esenyurt Güzelyurt Mahallesi’ndeki Baray Tekel-Gold Park Şarküteri isimli iş yerinde saat 23.20 sularında meydana geldi. Uzun süredir devam eden bir husumetin tarafı olan iki grup arasında çıkan tartışma kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Yunus Emre Erzen vücuduna isabet eden 8 kurşunla, Batuhan Bayındır ise 2 el ateş sonucu ağır yaralanarak hayatını kaybetti. Olayda müşteki Yusuf Erzen ve sanıklardan Murat Özer de yaralandı.

Duruşma Salonunda Gergin Anlar Yaşandı

Davanın karar duruşmasında, tutuklu sanıklar SEGBİS üzerinden hazır bulunurken, müştekilerden Solmaz, Cantürk ve başka bir suçtan tutuklu olan Mehmet Erzen duruşma salonunda yer aldı. Müşteki Mehmet Erzen, kardeşi Yunus Emre’nin olayla hiçbir ilgisinin olmadığını vurgulayarak, “Karşı taraf benim dükkânımı taradı, ben onlarınkini. Ancak kardeşim olaylarla ilgisi olmayan biriydi. Onu kasıtlı olarak öldürmeye geldiler,” diyerek tüm sanıklardan şikâyetçi olduğunu belirtti.

Duruşmada yaşanan en dikkat çekici anlardan biri de, Mehmet Erzen’in savunma sırasında duruşma düzenini bozarak sanık avukatlarına su şişesi fırlatması oldu. Bu hareket sonrası salondan çıkarıldı.

Sanıklar Suçlamaları Reddetti: “Öldürme Kastımız Yoktu”

Tutuklu sanıklardan Tarık Özer, eyleminin içgüdüsel olduğunu ve yalnızca kendisini ve ailesini koruma amacı taşıdığını savunarak, “Öldürme kastım yoktu. Sadece elinden silahı almaya çalıştım,” dedi. Olayın başka bir sanığı Azat Özer, “Ben kimseyi tanımıyorum, yalnızca çağrıldım. Ne olduğunu hatırlamıyorum bile,” diyerek pişmanlığını dile getirdi.

Sanıklardan Murat Özer ise, “Emre Erzen silahını hazırlamıştı. Benim onunla bir husumetim yoktu. Elini bile öpsem bu olay yaşanacaktı. Ben yalnızca canımı kurtarmaya çalıştım,” ifadelerini kullandı. Servet Özer ise suçsuz olduğunu ve herhangi bir delil bulunmadığını ileri sürdü.

Mahkeme Heyeti Kararını Verdi: Adalet Yerini Buldu

Tüm delilleri ve savunmaları değerlendiren Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Tarık, Murat, Azat ve Servet Özer’i, Yunus Emre Erzen ve Batuhan Bayındır’a karşı “kasten öldürme” suçundan ayrı ayrı 2’şer kez müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ayrıca aynı sanıklar, “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 11’er yıl hapis cezası aldı.

Tarık ve Azat Özer’e ruhsatsız silah bulundurmaktan 1 yıl 6 ay hapis cezası verilirken, diğer 4 sanık “suçluyu kayırma” suçundan aynı şekilde 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıkların ise üzerlerine atılı suçlardan beraat etmelerine karar verildi.

İddianamede Kan Davasına Vurgu

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, olayın basit bir çatışma değil, geçmişten gelen husumetlerin devamı niteliğinde bir kan davası olduğu vurgulandı. Şüphelilerin, tasarlayarak ve kan gütme saikiyle cinayet işledikleri öne sürüldü. Mahkeme sürecinde bu ifadelerin doğruluğunu teyit eden birçok kanıt da dosyada yer aldı.

İLGİLİ HABERLER