İstanbul'da 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde yaşanan trajik olay, kamuoyunu derinden sarstı. Başarılı iş insanı İlhan Arık, öğle saatlerinde aracını köprü üzerinde durdurup Boğaz’a atladı. Olay yerine hızla intikal eden ekipler, Arık’ı denizden çıkarsa da tüm müdahaleler sonuçsuz kaldı. Geride bıraktığı veda notu ise yürekleri dağladı.
Olayın Detayları
Dün saat 14.00 sıralarında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde meydana gelen olayda, iş insanı İlhan Arık aracından inerek köprüden denize atladı. Vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye İstanbul İtfaiyesi Su Altı Arama Kurtarma (İSAK), Deniz Polisi ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri sevk edildi. Ekipler kısa sürede arama çalışmalarına başladı.
Müdahaleler Yetersiz Kaldı
Denizden çıkarılan Arık, Ortaköy İskelesi’ne getirildi. Sağlık ekiplerinin ilk kontrolleri sonucunda 41 yaşındaki İlhan Arık’ın yaşamını yitirdiği tespit edildi. Olay, yakın çevresinde ve iş dünyasında büyük üzüntüyle karşılandı.
Veda Notunda Derin Bir Hüzün
el yazısıyla yazılmış veda notunda Arık, yaşadığı ruhsal çöküntüyü şu sözlerle dile getirdi:
“Ben İlhan Arık. Bu zamana kadar hep bir şeyleri başarmak istedim. Kimse zarar görmesin, kimse üzülmesin istedim. Ben artık çok yoruldum. Yeni başlamaktan, üzülmekten, kırılmaktan… Sakın beni böyle aciz tanımayın olur mu? Artık toparlayamıyorum. Herkesten çok özür diliyorum. Yaşattıklarım için. Bu yazıları okuduğunuzda ben bu dünyada olmayacağım artık. Hiçbir anlamı yok. Hakkınızı helal edin.”
Bu sözler, onun iç dünyasında yaşadığı yalnızlık ve mücadeleyi gözler önüne serdi.
Geçmişi Zorluklarla Dolu
İlhan Arık, Ocak 2024’te katıldığı bir YouTube yayınında hayatına dair çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu. Babasını küçük yaşta kaybettiğini, yetim büyüdüğünü ve oğlunu henüz 3 aylıkken hastane ihmali nedeniyle yitirdiğini anlatmıştı.
“Ben baba sevgisi görmedim, oğlum görsün istedim. Olmadı. Günlerce beşiğin başında ağladım.” sözleriyle acısını dile getiren Arık, Sakarya’daki 1999 depreminde yaşadıklarını da paylaşmıştı:
“14 yaşında enkazdan cansız beden çıkardım. 3 ay çadırda yaşadık.”
Hayat boyu yalnız mücadele ettiğini belirten Arık’ın anlatımları, yaşadığı derin travmaların izlerini taşıyordu.
