ABD merkezli haber kanalı CNN'in istihbarat kaynaklarına dayandırdığı habere göre, İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine yönelik bir saldırı hazırlığı içinde olduğu iddia edildi. Ortadoğu’da dengeleri derinden sarsabilecek bu gelişme, bölgesel güvenliği tehdit eden bir adım olarak yorumlanıyor. Haberde, İsrail yönetiminin henüz nihai saldırı kararı almadığı, ancak bu seçeneğin ciddi biçimde değerlendirildiği öne sürüldü.
Amerikan hükümetinin ise bu konuda İsrail ile fikir birliği içinde olmadığı belirtilirken, iki müttefik ülke arasında sessiz bir gerilim yaşandığı da dikkat çekiyor. İsrail'in kararlı adımları, sadece İran'ı değil, tüm bölgeyi ve hatta küresel güvenlik dengesini etkileyebilir.
ABD ve İsrail Arasında Sessiz Anlaşmazlık
ABD’li yetkililerin açıklamasına göre, son dönemde İsrail’in İran’a yönelik saldırı olasılığı “önemli ölçüde” artmış durumda. İsrail’in askeri hazırlıklarını dikkatle takip eden istihbarat birimleri, bu sürecin yalnızca söylemlerle sınırlı kalmadığını belirtiyor.
İddialara göre, eğer ABD, İran’la uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin durdurulmasına yönelik yeni bir anlaşmaya varırsa, bu durum İsrail'in saldırı kararını hızlandırabilir. Bu senaryo, bölgedeki kırılgan barış ortamını geri dönülmez biçimde zedeleme riskini de beraberinde getiriyor.
İstihbaratın Kaynağı: Üst Düzey İsrailli Yetkililer
CNN’in haberinde dikkat çeken bir diğer detay ise istihbaratın nasıl elde edildiği oldu. İsrail’in saldırı hazırlığına ilişkin bilgilerin; kamuya açık demeçler, kapalı kapılar ardındaki açıklamalar ve İsrail ordusunun gözlemlenen askeri hareketleri üzerinden değerlendirildiği belirtildi.
Bu bilgiler, sadece resmi söylemlerden değil, aynı zamanda İsrail içindeki karar alma mekanizmalarına yakın kaynakların ifadelerinden de derlenmiş durumda. Bu durum, İsrail’in gerçekten de askeri seçenekleri masaya koyduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Tel Aviv ve Washington Sessizliğini Koruyor
Konuyla ilgili olarak ne İsrail Başbakanlığı ne de İsrail’in Washington Büyükelçiliği herhangi bir resmi açıklama yaptı. Aynı şekilde, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi de sessizliğini koruyor.
