Gazze'de Açlık Krizi Derinleşiyor: Eski Müezzin 70 Kilodan 40 Kiloya Düştü
Selim İbrahim Asfur'un Durumu Gazzelilerin Yaşadığı Felaketi Gözler Önüne Serdi
Gazze'deki insani kriz her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Son olarak, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Abasan bölgesinden zorla göç ettirilen 58 yaşındaki eski müezzin Selim İbrahim Asfur’un yaşadıkları, İsrail ablukasının siviller üzerindeki etkisini yeniden gündeme taşıdı. Herhangi bir kronik hastalığı olmayan Asfur’un kilosu, yetersiz beslenme nedeniyle 70 kilodan 40 kiloya düştü.
Çadırda Hayatta Kalma Mücadelesi
Altı kişilik ailesiyle birlikte Han Yunus’un Mevasi bölgesinde kurulan bir çadırda yaşamaya çalışan Asfur’un sağlık durumu gün geçtikçe kötüleşiyor. Uzun süredir yeterli gıdaya ulaşamayan Asfur, yaşadığı dramatik kilo kaybı ve zayıf düşen bedeniyle Gazze’deki açlık dramının sembol isimlerinden biri haline geldi.
İsrail’in Ablukası Felaketi Derinleştiriyor
Gazze’de temel gıda ve sağlık malzemelerine ulaşım neredeyse imkânsız hale geldi. İsrail’in bölgeye yönelik ablukası kapsamında uygulanan kısıtlamalar, yalnızca altyapıyı değil, temel yaşam ihtiyaçlarını da doğrudan etkiliyor. Son 24 saatte 2’si çocuk olmak üzere 3 Filistinlinin daha açlıktan hayatını kaybettiği açıklandı. Böylece savaşın başından bu yana açlıktan ölenlerin sayısı 162’ye yükseldi.
Uluslararası Toplum Sessiz mi Kalacak?
Gazze’de yaşanan açlık krizi karşısında uluslararası kamuoyunun ve insan hakları kuruluşlarının sessizliği eleştiri konusu olmaya devam ediyor. Yardım kuruluşlarının bölgeye erişim sağlayamaması nedeniyle binlerce insan açlık ve hastalık riskiyle karşı karşıya. Selim Asfur’un yaşadığı dramatik değişim, yaşanan insani felaketin bireysel bir örneği olarak dikkat çekiyor.
Gazze'de açlık artık bireysel değil, kitlesel bir ölüm sebebine dönüşmüş durumda. Savaşın siviller üzerindeki etkileri büyürken, müezzin Selim İbrahim Asfur’un öyküsü, bu trajedinin yalnızca istatistik olmadığını, gerçek hayatlar üzerinde telafisi zor yaralar bıraktığını bir kez daha ortaya koyuyor. Dünya kamuoyunun bu tablo karşısında harekete geçip geçmeyeceği ise en büyük soru işareti.
