H-1B vizeleri, Amerika Birleşik Devletleri’nde teknoloji, sağlık, mühendislik ve finans başta olmak üzere birçok alanda uzmanlık gerektiren işlerde çalışmak üzere yabancı uyruklulara verilen geçici çalışma vizelerine deniyor. Bir Amerikan şirketi, belirli bir alanda en az lisans diplomasına sahip olan bir yabancıya iş teklifi yaparsa bu kişi H-1B vizesine başvurabiliyor. H-1B vizesi ilk aşamada üç yıl geçerli ve toplamda altı yıla kadar uzatılabiliyor; fakat doğrudan yeşil kart yani daimi oturma hakkı sağlamıyor.
H-1B vizeleri nedir?
Başvuruların çoğunluğu Hint vatandaşları tarafından yapılıyor. Son yıllarda H-1B vizesinin ABD işgücü piyasasını olumsuz etkilediği, düşük ücretli işçilerin Amerikalıların yerini aldığı iddialarıyla tartışma konusu oldu. Donald Trump, başkanlığı döneminde ve sonrasında H-1B vizesinin Amerikan çalışanları için “kötü” ve “adil olmayan” bir sistem olduğunu defalarca söyledi. Ancak teknoloji sektörünün ihtiyacı nedeniyle vizenin tamamen kapanmasına karşı çıktı.
Trump, 19 Eylül’de yaptığı yeni açıklamada H-1B vize başvurularına yıllık 100 bin dolarlık yüksek bir başvuru ücreti getiren bir bildiriyi imzaladı. Bu adımla birlikte, vize programına erişimin daha pahalı ve daha seçici olacağı sinyali verildi. Böylece yüksek vasıflı göçmenlerin ABD’ye girişinde ciddi ekonomik bir engel oluştu. H-1B vizesi halen Amerika’ya beyin göçü için kullanılan en popüler yollar arasında yer alıyor, ancak son uygulamalarla önemli ölçüde zorlaşıyor.
Trump’ın H-1B Vizesine Bakışı
Donald Trump daha önce H-1B vizesini “Amerikalılar için haksız” bulduğunu defalarca dile getirdi. Ancak teknoloji dünyasının talepleri ve beyin göçü ihtiyacı nedeniyle programın sürdürülmesi gerektiğini söyledi. Ovaf Ofis’te yaptığı açıklamada, “Ülkemizde çok üretken olacak insanları tutabileceğiz, ama şirketler bunun için çok para ödemek zorunda kalacak” dedi.
H-1B vizesi üç yıl süreyle geçerli, altı yıla kadar uzatılabiliyor. Ancak H-1B’yle Amerika’da kalıcı oturum hakkı yani yeşil kart otomatik olarak sunulmuyor. Yeni düzenleme ile ABD hem nitelikli işçilerin gelişini seçici hale getiriyor hem de vize başvurularını ciddi şekilde pahalılaştırıyor. Özellikle son yıllarda H-1B vize kotası için rekabet giderek arttı ve başvuru süreci daha sıkı denetleniyor.
