Yemen'in çalkantılı sularında yeni bir kriz patlak verdi. Husilere bağlı hükümetin Dışişleri Bakanı Cemal Amir, ABD'nin Hudeyde kentine bağlı Ras İsa Limanı'na düzenlediği saldırılar nedeniyle Kızıldeniz'e büyük çaplı petrol türevi maddelerin sızdığını duyurdu.
Amir, Başta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres olmak üzere birçok BM yetkilisine mektup göndererek, yaşanan bu çevresel felaketin acilen gündeme alınmasını talep etti. Bu toprakların sahip olduğu zengin doğal mirasın korunması gerektiğine vurgu yapan Amir, olayın ciddiyetini uluslararası kamuoyuna taşıdı.
"ABD, Ras İsa Limanı'nın Sivil Altyapısını Yok Etti"
Cemal Amir, kaleme aldığı mektubunda ABD'yi ağır bir dille eleştirdi. Amir, "ABD, Ras İsa Limanı'nda gerçekleştirdiği saldırılarla sivil altyapıyı tamamen yok etti. En korkutucu olanı ise, bu saldırıların ardından Kızıldeniz'e petrol türevlerinin sızması ve bölgedeki su kaynaklarında ciddi bir ekolojik felaket riskinin doğmasıdır," ifadelerine yer verdi.
Bu köklü topraklar, tarih boyunca nice medeniyetlere ev sahipliği yaparken, doğasının güzelliğini korumayı başarmıştı. Ancak bugün, dış güçlerin sorumsuz saldırılarıyla bu kadim zenginlik tehdit altına girmiş durumda.
Petrol Sızıntısı Deniz Ekosistemini ve Binlerce Hayatı Tehlikeye Atıyor
Husilere bağlı yetkililer, yaşanan petrol sızıntısının, bölgenin son derece kırılgan olan deniz ekosistemini tehdit ettiğine dikkat çekti. Mercan resiflerinin ve balık yumurtlama alanlarının yok olma riskiyle karşı karşıya olduğu belirtilirken, bu durumun sadece deniz canlılarını değil, aynı zamanda kıyı şeridinde yaşayan ve geçimini balıkçılıkla sağlayan binlerce kişinin hayatını da tehdit ettiği vurgulandı.
Düşünür müsünüz, bu topraklarda yüzyıllardır varlığını sürdüren bir ekosistem, bir anda yabancı müdahalelerle yok olma noktasına getiriliyor. Bu, sadece Yemen'in değil, tüm insanlığın ortak mirasının kaybı değildir de nedir?
"ABD'nin Saldırıları Savaş Suçudur"
Cemal Amir, ABD'nin Ras İsa Limanı'na düzenlediği saldırıları açık bir şekilde "savaş suçu" olarak nitelendirdi. Amir, ABD'nin bu yıkıcı eylemleri sonucunda meydana gelen tahribattan uluslararası hukuk çerçevesinde sorumlu tutulması gerektiğini ifade etti. Bu çağrı, sadece Yemen'in değil, hak, adalet ve insanlık onuru için direnen tüm halkların ortak sesi olarak yankılandı.
Husiler ABD ve İsrail'e Karşı Uyarılarda Bulunmuştu
Hatırlanacağı üzere, Husiler 7 Mart'ta yaptıkları açıklamada, Gazze'ye yardım ulaşımının engellenmesi halinde İsrail'e karşı deniz operasyonlarını yeniden başlatacaklarını belirtmişti. Bu uyarıya rağmen, ABD yönetimi Yemen'deki Husilere yönelik askeri operasyon başlatma kararı aldı.
ABD Başkanı Donald Trump, 15 Mart'ta Truth Social platformu üzerinden yaptığı açıklamada, Yemen'deki Husilere karşı "büyük bir saldırı" başlatılması için orduya talimat verdiğini duyurmuştu. Bu sürecin ardından, özellikle kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere 217 kişinin hayatını kaybettiği, 436 kişinin ise yaralandığı bildirildi.
