İsrail, yardım girişini kısıtladı: Sadece 200 tırın girişine izin verildi

10 Ekim’de Hamas ve İsrail arasında sağlanan ateşkes anlaşmasına göre, Gazze Şeridi’ne her gün en az 600 yardım tırının giriş yapması gerekiyordu. Ancak sahada yaşananlar, insani mutabakatın sadece kâğıt üzerinde kaldığını gösteriyor. İsrail yönetimi, en fazla 200 tırın girişine izin vererek açıkça anlaşmayı ihlal ediyor.

10 Ekim’de Hamas ve İsrail arasında sağlanan ateşkes anlaşmasına göre, Gazze Şeridi’ne her gün en az 600 yardım tırının giriş yapması gerekiyordu. Ancak sahada yaşananlar, insani mutabakatın sadece kâğıt üzerinde kaldığını gösteriyor. İsrail yönetimi, en fazla 200 tırın girişine izin vererek açıkça anlaşmayı ihlal ediyor.

Gazze Hükümeti Medya Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, İsrail’in yardım girişini sistematik biçimde engellediğini ve bunun açık bir “aç bırakma politikası” olduğunu belirtti.

Gazze'de Yetersiz Beslenme Oranı %90’ı Aştı

Sevabite, Gazze’de yetersiz beslenme oranının %90’ı aştığını, özellikle protein içeren temel gıda maddelerinin İsrail tarafından bilinçli olarak engellendiğini vurguladı. Kırmızı ve beyaz et, süt ürünleri, yumurta gibi hayati gıdaların bölgeye sokulmasına izin verilmemesi, zaten ağır insani koşullarda yaşam mücadelesi veren Gazzeliler için durumu daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.

Bu ambargo sadece gıdayla sınırlı değil. İsrail, enkaz altında kalan cenazelerin çıkarılması ve şehirdeki yıkımın kaldırılması için gerekli olan sivil savunma araçlarının girişini de engelliyor. Bu tutum, uluslararası insancıl hukukun alenen ihlali anlamına geliyor.

İnsani Protokole Rağmen İhlal Sürüyor

İmzalanan ateşkes protokolüne göre yardım ve ticari mal girişinin serbest olması gerekirken, İsrail hem yardımları engelliyor hem de ateşkesi sık sık ihlal eden saldırılar düzenliyor. Sevabite, bu durumu “bilinçli olarak sivilleri aç bırakma suçu” şeklinde tanımlarken, uluslararası toplumun ve arabulucu devletlerin sessizliğini de eleştirdi.

Ayrıca, Gazze’ye ticari malzemelerin girişinin de kontrol altında tutulduğunu belirten Sevabite, İsrail’in ekonomik ablukayı derinleştirme amacı taşıdığını ifade etti. Bu baskının, bölge halkının direnç gücünü kırmayı amaçlayan bir stratejinin parçası olduğunu söyledi.

İLGİLİ HABERLER