ABD Başkanı Donald Trump, Gazze’deki şiddet ortamı sürerse Hamas’a yönelik sert bir uyarıda bulundu. Trump, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Hamas eğer insan öldürmeye devam ederse, onları öldürürüz” ifadelerini kullanarak örgüte yönelik olası daha geniş bir müdahale tehdidinde bulundu. Başkan’ın mesajı, ateşkes sürecinin kırılgan olduğu bir dönemde bölgedeki tansiyonu artırdı.
Hamas’tan karşılık: “Her türlü vesayeti reddediyoruz”
Trump’ın açıklamalarına Hamas’tan hızlı bir yanıt geldi. Örgüt tarafından yapılan açıklamada, “Üzerimizde her türlü vesayet biçimini reddediyoruz” denildi ve dış tehditlere karşı direniş vurgulandı. Taraflar arasındaki sert söylemler, sahada ateşkesin korunmasını zorlaştıran unsurlar olarak değerlendiriliyor.
Trump’ın diplomasi gündemi: Putin görüşmesi ve 20 maddelik Gazze planı
Trump, tehditlerine ek olarak dış politika gündemine dair de açıklamalarda bulundu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile verimli bir görüşme yaptığını belirten Trump, Budapeşte’de Putin’le bir zirve planladıklarını ve Ukrayna konusunda da ilerleme umduğunu söyledi.
Ayrıca Beyaz Saray’ın daha önce duyurduğu 20 maddelik Gazze planı metnine atıf yapan Trump, planın uygulamaya konulması halinde insani yardımın artırılacağı, esir takaslarının hızlanacağı ve Gazze’nin yeniden inşası için uluslararası bir mekanizma oluşturulacağı taahhütlerinin yer aldığını hatırlattı. Ancak Trump, plan kabul edilmez veya Hamas yükümlülüklerini yerine getirmezse daha sert seçeneklerin devreye girebileceğini yineledi.
Ateşkes kırılgan — diplomasi ve insani süreçler belirleyici olacak
Analistler, Trump’ın tehditlerinin ateşkesi zayıflatma riski taşıdığını, aynı zamanda uluslararası diplomasi ve arabuluculuk çabalarının önemini artırdığını belirtiyor. Bölgedeki insani kriz, esir takası ve yardım geçişleri gibi konularda tarafların yükümlülüklerine bağlılık göstermesi gerektiği vurgulanıyor.
Uzmanlar, sahadaki gerilimin düşürülmesi için diplomatların, uluslararası kuruluşların ve garantör aktörlerin devrede kalmasının şart olduğunu; aksi takdirde askeri söylemin hızlı şekilde yeni bir tırmanışa yol açabileceğini ifade ediyor.
