1992 yılında Vietnam’da düşen bir yolcu uçağından tek sağ kurtulan kişi olan Hollandalı bankacı Annette Herfkens, nişanlısı ile çıktığı romantik bir tatilin tam ortasında, sekiz gün boyunca ormanın derinliklerinde, kırıklar ve susuzlukla baş başa kaldı. O anları ise, “Hayatımın en karanlık anında güzelliği buldum” sözleriyle anlattı.
Bu sadece bir kurtuluş öyküsü değil, aynı zamanda insan iradesinin, sevginin ve direnişin sınırlarını zorlayan bir yaşam savaşı.
Birlikte Başlayan Yolculuk, Tek Başına Devam Etti
Annette Herfkens ve nişanlısı Willem van der Pas (Annette’in sevgiyle seslendiği adıyla Pasje), 13 yıllık birlikteliklerinin ardından Vietnam’da küçük bir tatil kaçamağı planladı. Ancak Ho Chi Minh’den Nha Trang’a doğru havalanan Sovyet yapımı küçük uçak, kötü hava koşulları nedeniyle dağa çarptı.
Uçaktaki 30 yolcu ve mürettebat hayatını kaybetti. Kazadan tek sağ kurtulan Annette, acılarla dolu sekiz gününü Vietnam ormanlarının tam ortasında, yalnız başına geçirdi.
Ormanda Tek Başına: Yaralı, Susuz, Umutla
Kazanın ardından Annette'in bacakları ve kalçası kırılmış, çenesi paramparça olmuş ve bir akciğeri sönmüştü. Nişanlısı Pasje ise, gözlerinin önünde can vermişti. Bu manzara bile onu yıldırmadı. Onunla ilgili anıları hatırlamak, Annette’i duygusal olarak yıpratacağı için zihninden uzak tuttu.
Hayatta kalmak için yaptığı basit ama zekice çözümler – örneğin uçağın yalıtım köpüğünden su toplamak için kaplar üretmesi – ona yeniden yaşam umudu verdi. “Kendi içimde orman kaşifi olduğumu fark ettim” diyen Annette, dayanılmaz acı içinde bile doğadaki güzelliği fark edebildiğini söyledi.
“Cesaretle Başladı, Sevgiyle Sonsuza Kadar Devam Etti”
Pasje ile ilişkilerini “cesaretle başlayan bir aşk” olarak tanımlayan Annette, onunla olan bağını kelimelere şöyle döküyor: “Biz sadece sevgili değildik, en iyi arkadaştık. Ruh eşiydik. Onu düşünmek bile beni hayatta kalamayacak kadar zayıflatabilirdi.”
Gerçekle Yeniden Buluşma: Kurtuluş ve Yas
Sekiz gün sonra turuncu giysili bir kurtarıcıyı gördüğünde “hayat tekrar başladı.” Ardından hastaneye, sonra ülkesine döndü. Ancak memleketine vardığında, cenaze törenleri çoktan planlanmıştı. Pasje’nin ailesi, gazetelere ölüm ilanı vermişti. Annette’in hayatta olduğuna inanan tek kişi, ileride hayat arkadaşına dönüşecek olan meslektaşı Jaime olmuştu.
Hayata Yeniden Tutunmak ve Saf Sevginin Gücü
Yıllar sonra Jaime ile evlenen ve iki çocuk sahibi olan Annette, oğlunun otizm teşhisiyle karşılaştığında ormanda öğrendiği en büyük derslerden birine sarıldı: “Sahip olmadıklarınıza değil, elinizdekilere odaklandığınızda hayat size güzelliğini sunar. Oğlum saf sevginin bir kaynağıydı.”
Annette Herfkens, yaşadığı bu sarsıcı deneyimi “Hayatın karanlığında bile ışık bulmayı öğrendim” diyerek özetliyor.