Türk müziğinin yaşayan efsanelerinden biri olan İbrahim Tatlıses, 1 Ocak 1952 tarihinde dünyaya geldiğinde kaderinin onu bir gün milyonlara seslenecek bir sanatçı yapacağını kimse tahmin edemezdi. Yoksul bir ailenin çocuğu olarak hayata gözlerini açan Tatlıses, henüz çocuk yaşta büyük zorluklarla mücadele etmek zorunda kaldı. Babasının o dönemde cezaevinde olması, küçük İbrahim’in yükünü daha da ağırlaştırdı. Maddi imkânsızlıklar nedeniyle okul yüzü göremeyen Tatlıses, ailesine destek olabilmek için erken yaşta çalışmaya başladı.
Henüz bir çocukken sinema salonlarında su satarak ekmek parasını çıkaran Tatlıses, bir gün yaşadığı bir olayı yıllar sonra şöyle anlatmıştı: “‘Haydi buz gibi su!’ diye bağırarak müşteri çekmeye çalıştığım sırada, içerdeki bir adam bana ‘Seni mi dinleyeceğiz!’ diyerek tokat atmıştı.” Bu olay onu yıldırmadı; aksine, içindeki mücadele azmini daha da güçlendirdi.
İnşaatlarda Başlayan Efsane: Bir Türküyle Değişen Kader
Zorluklarla dolu çocukluk yıllarının ardından Tatlıses, ekmek parasını kazanmak için farklı işlerde çalışmaya başladı. Şarkıcılığa adım atmadan önce inşaatlarda demir ustası olarak çalışan sanatçı, bir gün çalıştığı şantiyede türkü söylerken keşfedildi. Kaderin dönüm noktası işte o anda yaşandı.
Sesiyle herkesi büyüleyen Tatlıses, kısa sürede Adana’da sahne almaya başladı. Ardından Ankara’daki gazinolarda sahneye çıkarak adını duyurdu. 1974 yılında Kınalı Pavyon’da söylediği “Ayağında Kundura” türküsüyle büyük bir çıkış yakaladı. Bu performans, onun önce Ankara Radyosuna ardından televizyona taşınmasının önünü açtı.
1970’li yılların ortasında İstanbul’a taşınarak müzik kariyerini burada sürdürdü. Bu süreçte müzisyen Yılmaz Tatlıses ile tanıştı. Onun etkisiyle soyadını “Tatlı”dan “Tatlıses” olarak değiştirdi. Bu isim değişikliği, Türk müziğinde yeni bir efsanenin doğuşunu simgeliyordu.
Yıllardır Şanlıurfalı Biliniyordu, Gerçek Başka Çıktı
Bugüne kadar herkes İbrahim Tatlıses’in Şanlıurfalı olduğunu düşünüyordu. “İmparator” lakabıyla anılan sanatçının yıllardır memleketi olarak bilinen Urfa, aslında onun doğduğu değil, ailesinin yaşamını sürdürdüğü yerdi.
Gerçeği ise bizzat kardeşi Hüseyin Tatlı açıkladı. Tatlı, verdiği bir röportajda büyükbabalarının Irak’tan Urfa’ya göç ettiğini belirterek, “Aslen Urfalı değiliz, kökenimiz Irak’a dayanıyor” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, hem müzik camiasında hem de hayranları arasında büyük şaşkınlık yarattı.