Amerikan dış politika dergisi Foreign Policy, Trump döneminde hazırlanmış olan ve Türkiye’nin Suriye’deki nüfuzunu sınırlamayı amaçlayan gizli bir planı gün yüzüne çıkardı. Plan, İsrail’in İran’a karşı güvenliğini artırmayı ve bölgedeki Amerikan ittifaklarını yeniden şekillendirmeyi hedefliyordu. Ankara’nın planı kesin bir dille reddettiği öğrenildi.
ABD merkezli dış politika yayını Foreign Policy, Donald Trump yönetimi döneminde Beyaz Saray tarafından geliştirilen ve Türkiye-İsrail gerilimini azaltmayı hedefleyen beş maddelik gizli bir planın detaylarını kamuoyuna taşıdı. Haberin, Türkiye merkezli Mirat Haber tarafından aktarılan versiyonuna göre, söz konusu planın odak noktası kuzey Suriye’deki nüfuz mücadelesine son verilmesi ve bölgesel istikrarın sağlanmasıydı.
Planın Amacı: Türkiye'yi Sınırlamak, İsrail'i Güçlendirmek
Foreign Policy'nin haberine göre planın temel hedefleri şöyle özetlendi: "Türkiye'nin kuzey Suriye'deki etkisini sınırlamayı, İsrail'in İran'a karşı güvenliğini artırmayı ve ABD'nin bölgedeki müttefikleriyle uyum içinde hareket etmesini öngörüyordu."
Hazırlık sürecinde, Trump’a yakın güvenlik danışmanları, Pentagon yetkilileri ve İsrail lobisine yakın bazı isimlerin etkili olduğu ifade edildi.
Beş Maddelik Gizli Planın Detayları
Plan şu beş ana başlıktan oluşuyordu:
Türkiye’ye Sınır Güvencesi: ABD, Türkiye’nin PKK/YPG tehdidine karşı sınır güvenliğini garanti altına alacaktı.
İsrail’e Hava Koridoru: İsrail’in İran’a yönelik operasyonlarında Suriye hava sahasını kullanabilmesine destek sağlanacaktı.
YPG’ye Siyasi Dönüşüm: YPG'nin siyasi bir yapıya dönüşmesi sürecinde ABD, Türkiye ile arabuluculuk yapacaktı.
İran’a Karşı İstihbarat Paylaşımı: Türkiye ile İsrail arasında İran'a karşı sınırlı düzeyde istihbarat paylaşımı önerilecekti.
Suriye’de Yeni Anayasa: Türkiye ve İsrail'in destekleyeceği bir anayasa komisyonu kurulacaktı.
Erdoğan’dan Net Tepki
Habere göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu planı “kesin bir dille reddetti.” Ankara’nın, YPG varlığı sürdüğü sürece hiçbir anlaşmaya yanaşmayacağını Washington’a bildirdiği ifade edildi. Bu sert tutumun, Netanyahu hükümetiyle ilişkilerin daha da gerilmesine yol açtığı vurgulandı. "Liderleri İstanbul'da buluşturmak istiyoruz. Belki bu hafta içinde sayın Putin ve Trump ile görüşebilirim." ifadeleriyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daha önce dile getirdiği diplomasi çağrıları, bu planın dışında şekillenen bağımsız Türk dış politikasını da yansıtır nitelikte değerlendiriliyor.
“Suriye'de Devrimi Kim Yaptı?” Tartışması Yeniden Gündemde
Foreign Policy’nin haberinin ardından, Trump yönetiminin Suriye’deki “devrimi” masa başında şekillendirme çabaları yeniden tartışma konusu oldu. ABD’nin sahadaki aktörleri dışlayarak siyasi mühendislik denemelerine giriştiği ve bu planların perde arkasında kaldığı iddiaları yeniden gündeme taşındı.
Sızdırılan planla ilgili olarak henüz Ankara ya da Tel Aviv cephesinden resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak diplomatik kulislerde bu sızıntının, iki ülke arasındaki jeopolitik dengeleri yeniden hareketlendirebileceği konuşuluyor.