İstanbul’un Ümraniye ilçesinde dikkat çeken bir olay yaşandı. Bir kozmetik firmasına ait reklam afişleri, kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından müdahaleye uğradı. Cadde üzerinde yer alan billboardlara asılan ve kadın yüzlerinin yer aldığı afişler, beyaz kağıtlarla kapatıldı. Bu kağıtların üzerinde ise, “Toplumun ahlakını bozan içerikler görmek istemiyoruz” ifadesi yer aldı.
Reklam Afişine Toplumsal Tepki
Söz konusu reklam, bir kozmetik firmasının yeni ürün tanıtımı amacıyla hazırladığı afişlerden oluşuyordu. Gülümseyen kadın yüzleriyle dikkat çeken görseller, özellikle yoğun yaya ve araç trafiğinin bulunduğu bir caddede sergileniyordu. Ancak afişlerin üzeri, gece saatlerinde kimliği henüz belirlenemeyen kişiler tarafından beyaz kağıtlarla kapatıldı.
Bu kağıtların üzerine yazılan mesaj ise dikkat çekiciydi:
“Toplumun ahlakını bozan içerikler görmek istemiyoruz.”
Bu gelişme, bir kesim tarafından ahlaki duyarlılığın bir dışavurumu olarak görülürken; bazı çevrelerce ise ifade ve reklam özgürlüğüne yapılan bir müdahale olarak değerlendiriliyor.
Ahlaki Değerler mi, Sansür mü?
Kamuya açık alanlarda sergilenen görsellerin toplum üzerindeki etkisi sık sık tartışma konusu olurken, bu olay “ahlaki sınırlar” kavramını yeniden gündeme taşıdı. Bazı vatandaşlar, özellikle gençlerin yoğun bulunduğu bölgelerde yer alan reklamların daha dikkatli seçilmesi gerektiğini savunuyor. Diğer yandan, bazı hukukçular ve özgürlük savunucuları, bu tür müdahalelerin kişisel kanaatlerle değil, yasal çerçevede ele alınması gerektiğini ifade ediyor.
