İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturmasının kilit isimlerinden iş insanı Adem Soytekin, 116 gün süren sessizliğini bozdu. Kamuoyunda uzun süredir “İmamoğlu’nun kasası” ve “Karakutu” olarak anılan Soytekin, ev hapsinde elektronik kelepçeyle bulunduğu süreçte ilk kez konuştu. Soytekin’in ileri sürdüğü iddialar, soruşturmanın seyrini derinden etkileyecek nitelikte.
İlk Kez Konuştu: "Cezaevindeyken Notlar Geldi"
Soytekin, Yeni Şafak’a yaptığı açıklamada cezaevinde bulunduğu dönemde kendisine Ekrem İmamoğlu’ndan notlar ulaştırıldığını öne sürdü. Bunlardan birinde, “Konuşmazsan milletvekili olacaksın” yazıldığını iddia etti.
Ayrıca kendisine gönderilen başka bir pusulada ise “Kızgın değilim, kırgınım. İzahat bekliyorum” ifadelerinin yer aldığını söyleyen Soytekin, bu notların sürecin gidişatını etkilediğini belirtti.
“İmamoğlu İle 2010’da Tanıştım”
1979 Trabzon doğumlu olan Soytekin, çocukluk yıllarını Avcılar, Beylikdüzü ve Esenyurt’ta geçirdiğini aktardı. Askerliğin ardından ticarete atıldığını söyleyen Soytekin, 2010 yılında ASOY İnşaat’ı kurarak 1.500 kişilik istihdam sağlayan bir firma haline geldiklerini ifade etti.
İmamoğlu ile yollarının 2010-2011 yıllarında kesiştiğini belirten Soytekin, “Aynı sektörde olduğumuz için iş ilişkimiz başladı. Ben teklif sundum, uygun bulunca birlikte çalıştık” dedi.
“Kasa Değilim, Ticari İlişkim Oldu”
Soytekin, hakkında çıkan “İmamoğlu’nun kasası” iddialarını kesin bir dille reddetti:
“Bütün şirket kayıtlarım inceleniyor. Ben kaba inşaat işleri yapan bir alt taşeron oldum, sıvacı ya da kalfa değilim. İmamoğlu ile ticari ilişkilerim oldu ama beni ‘kasa’ olarak nitelendirmek doğru değil.”
“Sistem” Yapısı ve Gizli Toplantı
Soruşturmalarda sıkça adı geçen “Sistem” adlı yapılanmayı gözaltına alındığında duyduğunu belirten Soytekin, paraların gayriresmi yollarla toplanıp dağıtıldığını öne sürdü.
Mart 2025’te operasyon öncesi düzenlenen kritik bir toplantıya katıldığını anlatan Soytekin, burada Fatih Keleş, Tuncay Yılmaz, Turan Taşkın Özer ve Mehmet Pehlivan gibi isimlerin yer aldığını söyledi.
Toplantıda telefonların toplandığını vurgulayan Soytekin, “Kimlerin gözaltına alınması halinde ne söyleyeceği önceden planlandı” dedi.
Cezaevinde Baskı: “80 Milyonluk Senet İmzalatmak İstediler”
Soytekin, cezaevinde bulunduğu süreçte kendisine baskı yapıldığını iddia etti. Bir avukatın “Devlet seni burada istemiyor, konuşma” dediğini, diğerinin ise 80 milyon liralık senet imzalaması için zorladığını öne sürdü.
“İfade vermezsem milletvekili yapılacağım söyleniyordu. Bana verilen mesaj açıktı: Susarsam ödüllendirilecektim.”
“Adımı Vermeleri İçin Talimat Verilmiş”
Soytekin, İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan hakkında da çarpıcı sözler sarf etti. Beylikdüzü’nde bazı müteahhitlerin sorguda “Kimin adını verelim?” diye sorduğunu, Pehlivan’ın da “Adem’in adını verin” dediğini iddia etti. Hatta bu konuşmanın ses kaydının da bulunduğunu ileri sürdü.
Etkin Pişmanlık ve Tahliye
Soytekin, 2 Temmuz’da etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak üçüncü kez ifade vermişti. Savcılık, Soytekin’in verdiği bilgilerin somut, detaylı ve tutarlı olduğunu belirterek adli kontrol şartıyla tahliyesini talep etmişti.
Mahkeme de “konutu terk etmeme” kararıyla Soytekin’i ev hapsine almıştı.
“Yurt Dışına Çık Teklifi Geldi”
Soytekin ifadesinde, 7 Mart 2025’te Zeytinburnu Tapu Müdürlüğü’nden mal varlığına tedbir konulduğunu öğrendiğini, ardından Mehmet Pehlivan tarafından bir hukuk bürosuna çağrıldığını anlattı.
Toplantıda yer alan isimler arasında Fatih Keleş, Tuncay Yılmaz, Turan Taşkın Özer ve firari konumda olan İbrahim Bülbüllü gibi dikkat çeken isimlerin bulunduğunu söyledi.
Soytekin, bu toplantıda kendisine “Yurt dışına çıkmak istiyorsan seni de Edirne üzerinden çıkartırız” teklifinde bulunulduğunu ancak “Devletime karşı suç işlemedim, cezam varsa burada çekerim” diyerek reddettiğini kaydetti.
“Operasyonun Siyasi Olduğunu Söyleyin”
Soytekin’in aktardığına göre toplantıda İBB bürokratlarının gözaltına alınması halinde avukatların kimlere yönlendirileceği, hangi ifadelerin verileceği önceden belirlendi.
“Belediye bürokratlarına, operasyonun siyasi olduğunu söylemeleri ve ifade vermemeleri öğütlendi. Ayrıca tutuklanmaları halinde maddi destek sağlanacağı söyleniyordu.”
“İmamoğlu’nun Tutuklanmayacağı Senaryosu Kuruldu”
Soytekin, toplantıda Mehmet Pehlivan’ın “İmamoğlu’nu zaten gözaltına alamazlar” dediğini, tüm kurgunun İmamoğlu’nun tutuklanmayacağı üzerine kurulduğunu ifade etti. Ancak İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla bu senaryonun bozulduğunu söyledi.
Toplantıda zaman zaman gerilimin yükseldiğini aktaran Soytekin, “Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı adaylığının gerekliliğini sorgulayıp tepki gösterdiler” dedi.
Son bölümde Turan Taşkın Özer’in kendisine, “A.S. ve bir hocamız daha geliyor, bu işin başında onlar var” diyerek toplantıdan çıkmasına izin verdiğini anlattı.
