Rapor kullanan işçi bu kurallara uymazsa işten çıkarılabilir

İşçilerin rapor hakkı kanunla güvence altına alınsa da, rapor süresinin kıdem + 6 haftayı aşması fesih nedeni oluyor. Sık raporlar için ise işveren iş düzeninin bozulduğunu kanıtlamak zorunda. İşçiler uygun şartlarda işe iade davası açabilir.

Çalışanların sağlık sorunları nedeniyle rapor kullanması yasal bir hak. Ancak sık rapor alınması ya da rapor süresinin kanunda belirtilen sınırları aşması, işverenlere fesih hakkı doğurabiliyor. İş Kanunu’na göre, rapor süresi işçinin kıdemine göre belirlenen ihbar süresine 6 hafta eklenmiş zamanı geçerse işveren, işçiyi kıdem tazminatı ödeyerek işten çıkarabiliyor. Bu süre aralıksız rapor kullanımında geçerli.

6 aydan az çalışanlar: 8 hafta (56 gün)

6 ay – 1,5 yıl arası: 10 hafta (70 gün)

1,5 – 3 yıl arası: 12 hafta (84 gün)

3 yıldan fazla çalışanlar: 14 hafta (98 gün)

Doğum ve gebelikte bu süre, 16 haftalık analık izninin bitiminden sonra başlıyor.

Eğer işçi aralıklarla rapor alıyorsa ve toplam süre bu sınırları aşmıyorsa, işverenin tek başına “sık rapor” gerekçesiyle fesih hakkı bulunmuyor. Ancak işveren, sık raporların iş düzenini bozduğunu kanıtlamak zorunda.

Yargıtay kararlarına göre işverenin bu fesih kararını, işçinin son raporunu almasından itibaren 2 ay içinde vermesi gerekiyor. Aksi takdirde fesih geçersiz sayılıyor.

Aralıksız rapor süresi aşıldığında: İşveren kıdem tazminatı öder, ihbar tazminatı ödemez.

Sık rapor gerekçesiyle fesihte: İşçiye hem kıdem hem ihbar tazminatı ödenir.

Ayrıca, en az 30 işçinin çalıştığı iş yerlerinde ve 6 aydan fazla kıdeme sahip işçiler, şartları sağlıyorsa işe iade davası açabiliyor.

İLGİLİ HABERLER