Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, Galatasaray TV'de açıklamalarda bulundu.
Terim, şunları söyledi:
- Sezon başından başlayayım. Biz bu sezon, sayın başkanımız ve yönetimimizle beraber bir yola çıktık. Özellikle, Türkiye gibi futbol iklimi çok çabuk değişkenlik gösteren bir yapıda, günlük ve kısa vadeli başarıların aksine uzun vadeli bir projeyi gündeme aldık. Genç bir takım oluşturduk. Eksiklerimizin olduğunu biliyorum. Bunların hepsini, tünelin sonunda ışık olduğunu düşünerek göze aldık. Sezon başından beri her şeye rağmen oturan bir oyun yapımız ve vadettikleri olan bir takımımız var.
- 1. sıradan çok uzak kaldık. Burada bir kabahat var ise, her şeyden evvel, yönetimimizden ve futbolcularımızdan önce benimdir. Ben bu takıma inanıyorum. Biliyorum, gençlerimiz başaracak. Mutluluğumuzu bizden alabilirler ama umudumuzu asla. UEFA Avrupa Ligi’nde devleri geride bırakarak son 16'ya kalan bir takımımız var. Gençlerimiz bunu başardı. Son 50 yıldır, Türk futbolunun her evresinde yer aldım. Her evrede yer alan bir insan olarak, umudumuzu bizden almalarına izin vermeyeceğim. Bu düzenin değişeceğine inanıyorum.
- Cezalı olduğum için aşağıda değildim. Futbolun en önemli aktörlerini atmakla kalmayan, futboldan uzaklaştıran bir zihniyete sahip olduğumuz için yukarıdaydım. 15 dakika bekledim, aşağı indim, indiğimde belli ki koridorda bir şeyler olmuş. Son zamanlarda alışkın olduğumuz bir hakem performansı izledik. Bu yayını umutla izleyenler var. Bunun karşıtı, benim daha fazla ceza almam için fırsat kollayanlar da var. Kim üstüne alınır bilmiyorum ama bu fırsatı size vermeyeceğim. Ceza alma fırsatından bahsediyorum.
- Sezon boyunca aynı performanslara verilen farklı kararlara daha sonra geliriz. Ama önce Başakşehir maçının hakemiyle ilgili bazı şeyler söylemeliyiz. Nasıl bir psikoloji ve düşünce yapısıyla geldiği hakkında hiçbir fikrim yok. Maçı analizlerimizle birlikte 1-2 defa daha izledim. Başlangıç noktasından itibaren yaşananları Galatasaraylılarla paylaşmak istiyorum. Maçın ilk yarısında yediğimiz golün ardından oyuncularımızın sınırlar içinde itirazını görüyoruz. Hakemin tam o esnadaki vücut diline iyi bakmalarını rica ediyorum. Bir nefret, kin gütme hali gibi bir vücut hali var. Bu esnada ağzından çıkan bir ‘Go lan' sözü var. Birçok oyuncumuz bunu duyuyor. İçlerinden Kerem, ‘Hocam bize neden böyle dediniz' diyor ve anında sarı kart görüyor. Dikkatini çekenler olmuştur muhakkak. Bir başka pozisyonda Kerem tekrar sorduğunda, hakem tarafından bayağı azarlanıyor. Enteresan olan, o hakem kendinde bu haddi bulabiliyor. Devre arasında Kerem, hocalarına bu konuyu anlatıyor.
- TFF, Kerem'e yalancı diyen hakemi, PFDK'ya sevk edecek mi, etmeyecek mi… Doğal olarak bunun da peşinde olacağız. İşi adli boyuta götüreceğimiz için, olaya çok vakıfım. Bu hareketleri, hakemin yanına kar bırakmayacağız. Bu diyaloglara müsabakadaki tüm temsilciler de şahit. Beraber yürüdükleri için… Dün de ben sordum, ‘Biz her şeyi birebir yazacağız' dediler.
- Madem konuşmaya bu kadar meraklısınız, maçlardan sonra çıkıp konuşsanıza. En azından söyleyebileceklerinizi söyleyin. Orada hiç ses yok. Herkes bedel öder, onlar bedel ödemeden devam ederler. Arda diyor ki, ‘Hocam, erken gösterdin kartı'… Cevabı, sırtı dönük ve ellerini oynatarak, ‘Bana da mı krampon fırlatacaksın' diyor. Herhalde çok kişi unutmuştur bu krampon hadisesini. Fakat bu arkadaş, böyle cevap veriyor Arda'ya. Bak Zorbay kardeşim, çok genç bir hakemsin. Sen değil Arda Turan'a, bir Galatasaray oyuncusuna, hiçbir sporcuya böyle davranamazsın. Senin, hayalini dahi kurarken uykundan uyanacağın işler yaptı Arda.