Türkiye’de trafik güvenliğini artırmak amacıyla, sürücü belgesi alma süreçlerinde kapsamlı bir yönetmelik değişikliği yapıldı. "Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ile Muayenelerine Dair Yönetmelik"te hayata geçirilen düzenlemeyle, zihinsel sağlık ve nörolojik değerlendirmeler artık ehliyet alma sürecinde belirleyici unsurlar haline getirildi. Bu değişiklik, özellikle milli güvenlik ve kamu sağlığı açısından dikkatle değerlendirilmesi gereken bir adım olarak öne çıkıyor.
Zihinsel Yetersizlik ve Düşük IQ Artık Engel
Yönetmelikte yapılan en çarpıcı değişikliklerden biri, adayların bilişsel kapasitesinin ölçülmesiyle ilgili. Yeni uygulamaya göre, IQ seviyesi 79’un altında olan bireylerin sürücü belgesi alması mümkün olmayacak. Bu karar, trafikte yaşanabilecek olası risklerin önüne geçmek ve yol güvenliğini sağlamak adına alındı. Düşük zihinsel kapasiteye sahip bireylerin karar verme, dikkat toplama ve refleks verme sürelerinin zayıf olabileceği göz önüne alınarak, bu bireylerin trafiğe çıkmalarına sınırlama getirildi.
Ruhsal Hastalıklar, İlaç Kullanımı ve Sürekli Rahatsızlıklar Göz Ardı Edilmeyecek
Yeni düzenlemeyle birlikte zihinsel gerilik, demans, dikkat eksikliği, bilinç bozuklukları, kronik duygudurum bozuklukları gibi ruhsal ve nörolojik rahatsızlıklar ehliyet alımında doğrudan engel teşkil edecek. Ayrıca, bireylerin kullandığı ilaçların sürüş kabiliyetini etkileyip etkilemediği de titizlikle değerlendirilecek. Özellikle duygusal istikrarı bozabilecek veya refleksleri yavaşlatabilecek ilaçlar, sürücü adayı için risk oluşturuyorsa, bu kişilerin ehliyet alması mümkün olmayacak.
Epilepsi Hastalarına Umut Veren Düzenleme
Toplumsal hassasiyet göz önünde bulundurularak epilepsi hastalarıyla ilgili de dikkat çeken bir karar alındı. Son beş yıl içerisinde epileptik nöbet geçirmemiş bireyler, doktor gözetiminde ve uygun sağlık raporuyla birlikte ehliyet alabilecek. Ancak bu kişilerin düzenli tıbbi kontrollerini yaptırması ve sağlık durumlarını belgelemeleri zorunlu olacak. Bu karar, hem bireyin yaşam kalitesini artırmayı hem de toplumda engellilere yönelik ayrımcılığın önüne geçmeyi amaçlıyor.
Sinir Sistemine Sıçrayan Kanserlere Katı Yasak
Özellikle kanser hastaları için de net sınırlamalar getirildi. Önceden sinir sistemine yayılmamış (metastaz yapmamış) tümör hastalarına belirli ehliyet sınıflarında izin verilebiliyordu. Ancak yeni düzenlemeyle birlikte, sinir sistemine metastaz yapmış tümörlere sahip bireylerin sürücü belgesi alması tamamen yasaklandı. Bu karar, beklenmedik nörolojik komplikasyonların önüne geçmek ve sürüş sırasında oluşabilecek bilinç kaybı ya da kriz risklerini minimize etmek için alındı.
IQ Testi ve Psikiyatrik Değerlendirme
Ehliyet alımı sürecinde alınacak sağlık raporu artık çok daha kapsamlı olacak. Adaylar, sadece fiziksel değil zihinsel sağlık açısından da değerlendirmeye tabi tutulacak. Yetkili sağlık kuruluşlarında yapılacak IQ testleri ve gerektiğinde uygulanacak psikiyatrik değerlendirmeler, sağlık raporunun ayrılmaz birer parçası haline getirildi. Bu uygulama sayesinde, sürücü adaylarının hem ruhsal denge hem de bilişsel yeterlilik açısından yeterli düzeyde olup olmadığı bilimsel verilerle ortaya konmuş olacak.
Görme Yetisi Detaylı İnceleme Altında
Yeni yönetmelikte görsel yeterlilik kriterleri de yeniden tanımlandı. Sürücülerin görme keskinliği Snellen eşeli ile ölçülecek. Birinci grup sürücüler için her iki gözün toplam görme derecesinin en az 1.0 olması gerekirken, ikinci grup sürücülerde az gören gözde en az 0.6 ve iyi gören gözde en az 0.8 görme oranı aranacak. Renk körlüğü ehliyet alımında engel olarak kabul edilmezken, gece körlüğü yaşayan bireylere sadece gündüz araç kullanma izni verilecek. Bu uygulama, sürüş sırasında oluşabilecek görsel yanılmaları engelleyerek kazaları önlemeyi hedefliyor.