Beyti Güler, Türk mutfağının efsanevi isimlerinden biri ve adını taşıyan “beyti kebabı”nın yaratıcısı. İstanbul’un Florya semtindeki ikonik Beyti Restoran’ın kurucusu olan Güler, 80 yıla yakın bir süredir gastronomi dünyasında kalite ve zarafetin simgesi. 2023’te Michelin Rehberi’nin “öneri” listesine giren restoranıyla ünü dünya çapına yayılan Güler, 95 yaşında hâlâ misafirleriyle ilgileniyor. Peki, Beyti Güler kimdir, nereli ve bu başarıyı nasıl yakaladı? İşte hayatı ve kebap mabedinin hikayesi.
Beyti Güler kimdir, nereli?
Beyti Güler, 1929’da Romanya’nın o dönemki Türk bölgesi Dobruca’da, Kırım Türkü bir ailenin ikinci çocuğu olarak doğdu. 2025 itibarıyla 96 yaşında olan Güler, aslen Kırım Türkü. 1933’te, Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın teşvikiyle ailesi Türkiye’ye göç etti ve İstanbul’a yerleşti. Atatürk’ün imzaladığı vatandaşlık kararnamesiyle Türk vatandaşı olan Güler, çocukluğunu Yeşilköy’de geçirdi. Genç yaşta babasının bakkal ve fırın işinde çalıştı, hatta Florya’daki Atatürk Deniz Köşkü yakınlarında kavun-karpuz sattı. Eğitimine İstanbul’da devam eden Güler, girişimci ruhuyla 1945’te babası Abdülmuttalip Güler’le Küçükçekmece’de dört masalı bir lokanta açtı. Bu mütevazı başlangıç, bugün Florya’daki 450 kişilik Beyti Restoran’ın temelini attı.
Beyti kebabı nasıl doğdu, kariyeri nasıl şekillendi?
Beyti Güler, 1961’de İsviçre’ye yaptığı bir ziyarette kasap Möller’in kuzu filetolarını pirzola yağına sarma tekniğinden ilham aldı. Türkiye’ye dönerek kuzu kontrfile içine bonfile sarıp lavaş ve yoğurtla servis ettiği “beyti kebabı”nı yarattı; bu yemek, adını tüm dünyaya duyurdu. Küçükçekmece’deki lokanta, 1950’lerde Burhan Felek ve Ahmet Emin Yalman gibi gazetecilerin yazılarıyla ünlendi. 1966-1974 arası Pan Am uçaklarına yemek servisi yaptı, hatta ABD Başkanı Richard Nixon’ın Air Force One’ına Türk kebabı sundu. 1983’te Florya’daki üç katlı, Türk mimarisiyle bezeli restorana taşındı; bina, Yılmaz Sanlı’nın tasarımıyla çini ve ahşap oymalarla süslendi. Güler, oğulları Cüneyt ve Ahmet’le işletmeyi yönetiyor ve her gün mutfağı denetleyip misafirlerle ilgileniyor. Michelin Rehberi’nden ödüller alan restoran, Confrérie de la Chaîne des Rôtisseurs üyesi.
Restoranın sırrı ve Güler’in mirası
Beyti Güler’in başarısı, kaliteye ve temizliğe olan takıntısında yatıyor. Trakya’nın Kıvırcık kuzusundan asla taviz vermeyen Güler, eti bizzat seçiyor ve “sosa gerek yok, hardal yeter” felsefesini benimsiyor. Günde 350-400 kg et tüketilen restoranda, hijyen kuralları katı; sofra takımları her akşam yıkanıyor. Güler’in klasik araba koleksiyonu ve Atatürk’le anıları, restoranının müzeye dönüşmesini sağladı. Sosyal medyada, “Beyti Bey, Türk mutfağının yaşayan efsanesi” yorumları yaygın. NATO toplantılarından Dolmabahçe Sarayı’ndaki yemeklere kadar birçok tarihi etkinliğe hizmet veren restoran, krallar, başbakanlar ve sanatçıları ağırladı. Güler, 96 yaşında hâlâ işinin başında, oğlu ve torunuyla bu mirası geleceğe taşıyor.
