Bir açılım-ihanet süreci yaşadık.
Beğeniriz, beğenmeyiz.
Ama pek beğenilecek sindirilecek bir süreç değildi.
Hükümetin temel amacı şu terörist sorununu çözmekti belki.
Ama kantarın topuzunu kaçırdılar.
Türkiye ÖZERK bir PKK bölgesinden son anda kurtuldu.
İngiliz Elçisi mihmandarlığında, Norveç’te neler konuşulduğunu,
Ve ne tür bölücü-parçalayıcı tavizler verildiği hepimizin hafızasında.
Tekrara gerek yok.
Buradaki en büyük hata emperyalistlerin uşağı olan,
Emperyalistlerce piyon olarak kullanılan,
Ve en önemlisi elinde SİLAH olan alçak, kanlı bir terör örgütü ile
Masaya oturmaktı.

ÇADIR TİYATROLARI

Çadır tiyatroları kurup onların ayağına hâkimleri, savcıları yollamaktı.
Ve bu süreçte AK Parti Hükümeti devlet adına tavizler verdi.
Ne Mutlu TÜRKÜM ibaresi dağdan, taştan kaldırıldı.
TC (Türkiye Cumhuriyeti) ibaresi devlet kurumlarından kaldırıldı.
En önemlisi ANDIMIZ okul kitaplarından çıkarıldı.
Daha da kötüsü güneydoğunun birçok yerinde TÜRK Bayrakları
Gönderden indirildi.
Çoğu yerde İstiklal Marşı yerine PKK sözde marşı okundu.
PKK militanları dağda ovada ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşmaya,

PKK elindeki belediye müteahhitleri asfaltların altına patlayıcılar döşemeye
Hız verdiler.
Ve en önemlisi ülkeye binlerce silah sokuldu, gömüldü.
Olası bir isyan için.
Ve her yere TÜRKÇE yerine KÜRTÇE isimler levhalar asıldı.
Amaç neydi?
ABD, AB ve İsrail’in kapatması PKK’ya şirin görünmek.

CUMHUR İTTİFAKI ZAMANI

Yeni süreçte MHP’nin Cumhur İttifakı'na girmesi işleri yoluna soktu.
Terörle mücadele en üst düzeye kora kora taşındı.
PKK bitme noktasına getirildi.
Kayyumlarla, MASAK’LA, PKK’nın ana beslenme can damarları kesildi.
Cumhurbaşkanı olayın vahametini gördü.
Hendek isyanı bu uyanışın en büyük mihenk taşı olmuştu.
PKK’yı hangi alçak emperyalistlerin koruduğunu belediğini, beslediğini
Anladı.
Ve devletin yapması gerekeni fark etti.
Binlerce PKK’lı hendeklere, beton korunaklı tünellere,
Suriye-Irak kırsalına gömüldü.
Ve İHA, SİHA, ATAK, F-16’lar obüsler, PKK’ya dağı taşı dar etti.
Mehmetçikler, polislerimiz, korucular, güvenlik güçlerimiz PKK’nın
Devlete isyanının ne anlama geldiğini onlara öğrettiler.
50 binin üzerinde teröristi hak ettiği yere toprağın altına gönderdiler.
Düşman, ABD’nin Suriye beslemeleri hariç ülke içindeki terörist sayısı 200’ün altına indi.
Yani gönül dostları artık vatanı seven Türk-Kürt insanı ile bu vatanın diğer evlatları,
Huzur bulma zamanıdır.
Mücadele tabii ki durmadan sürecek.

(CHP-HDP iktidara gelirse ne olur bilemem tabii).
Ancak PKK’ya şirin görünmek için verilen o tavizleri GERİ istiyoruz.
TC (Türkiye Cumhuriyeti) ibaresini tekrar resmi binalarda istiyoruz.
Okullarda tüylerimiz diken diken olarak okuduğumuz andımızı geri istiyoruz,
Atamızın söylediği;
“Ne Mutlu TÜRKÜM Diyene” ibaresinin tekrar dağa taşa yazılmasını
İstiyoruz.
Bu ibare anlayana özel bir söylemdir.
Irkçı değil bütünleştirici bir söylemdir.
Bu üç ibarede genç Türkiye Cumhuriyeti'nin şemsiyesi,
Betonu, birleştirici unsurudur.
Artık TİTREYİP kendimize gelme zamanıdır.
Son sözüm ise aynı olacak;
“Ne mutlu Türküm diyene”.