BEŞİKTAŞ, Şampiyonlar Ligi iddiasından uzakta. Şenol Güneş'in de Milli Takım'a gitmesinin netleşmesinden sonra oyuna konsantrasyonda da uzakta! Ama tüm bu eksilere rağmen öyle bir taraftar grubu var ki, takımın arkasındaki en büyük itici gücü oluşturuyor. Takımın bir an bile durmasına izin vermiyorlar. Onlara hep ileriyi işaret ediyorlar. Bu da Beşiktaş'ın yıllardan beri süre gelen en büyük özelliği.
 
Hedefle, hedefsizlik arasında bir maç oynadı Beşiktaş. Yukarı ile aşağı arasında. Yani tam arafta. 
Rakibi de oldukça güçlüydü. Onlar, siyah beyazlı oyuncuların sendelemesini bir tilki kurnazlığında hep beklediler ve oyunun içinde de büyük bölümde amaçlarına ulaştılar. 
 
Sezon sonunda ne olacağının bilinmezleri içerisinde, siyah beyazlı futbolcular sadece maçı düşünerek iyi futbol oynamaya çalıştılar. Özellikle Beşiktaş'ın orta sahasında yer alan Medel ve Atiba, kaybedilen topları çok çabuk geri kazanmak için büyük özveri gösterdiler. Ljajiç-Burak işbirliği ise son haftalarda oldukça fazla gelişme göstermiş durumda. Çok büyük ümitlerle takıma katılan kaleci Karius, bu maçta da kendinden beklenmeyecek kadar kötü bir gol yedi ve bir kez daha taraftarlarının ıslıklarına maruz kaldı. Ömer Ali'nin üzerine gelen topunu ligimizin vasat kalecilerinden birisi bile zorlanmadan önleyebilirdi.  
Konyaspor, Aykut Kocaman ile birlikte haftalardır "düzen" futbolunu  oynuyor. Bu maçta da ezberlediklerini sahaya yansıtmaya çalıştılar. Tek paslı oyunu tercih ettiler ve Beşiktaş'ın üzerine korkusuzca gittiler. Hep  fırsat kolladılar. Ama Vida'nın akıllı oyununun yanı sıra Necip'in enerjisi gol yollarını bir ölçüde kapattı. Diğer tarafta Konyaspor kalecisi Serkan da mükemmel kurtarışları farkın açılmasını önledi.
 
Maçın sonlarına doğru Ljajic yorgunluk belirtileri gösterdi ve yerine Kahawa girdi. Kagawa'nın çabuk gollerine alışık Beşiktaş seyircisi, bu değişiklikten 10 saniye sonra Fofana'dan gelen beraberlik golüyle adeta buz gibi oldu. Maçın bitimine az bir süre kalmıştı. Seyirci bu kez tersine döndü ve protestolara başladı. Ancak bu bölüme Kagawa damga vurdu ve son dakikadaki imza golüyle takımına 3 puan kazandırdı.