ARTIK şurası çok net gözüküyor. Beşiktaş'ta işler yoluna girdi. Bir başka deyimle siyah beyazlılar artık dört köşe. Köşelerden birini, uzun zamandan beri gol noktasında yaşanan eksikliğe çare olan Burak Yılmaz kaptı. Attığı iki golle, Beşiktaş'a, uzun bir moladan sonra çabuk uyum sağladığını gösterdi. Bir diğer köşede Kagawa vardı. Getirdiği müthiş sinerji ile takımın motivasyonunu oynamadan bile yükseltebildi. Bir başka köşeye ise özlenen iyi futbol oturdu. Dördüncü köşede yükselişi belgeleyen seyirci desteği var.
 
Beşiktaş, topun kendisinde kaldığı, çok paslı bir oyunla Bursaspor karşısında gol aradı. Ceza alanı üzerindeki paslaşmalar, unutulmaya yüz tutan Beşiktaş'ın klasik oyun anlayışına dönüşü hatırlattı. Bursaspor, yediği baskıdan dolayı, kazandığı topları doğru şekilde kullanabileceği geniş alanı bulamadı. Böylece siyah beyazlılar, rakip yarı alanda kaybettikleri topları da kısa sürede kazandılar ve geriye doğru uzun koşular yapmayınca yorulmadan oynadılar. Yaş ortalaması daha yüksek olan Beşiktaş için oyunu hep Bursaspor yarı sahasında oynayabiliyor olması, büyük bir avantaj oluşturdu.
 
Böylece Bursaspor'un genç oyuncularının enerjisi sahaya hiç yansımadı. Beşiktaş'ın prangası, onların tam sahayı kullanma özgürlüğünü ellerinden aldı.
Burak Yılmaz, buluştuğu iki topu da gol yapma becerisini gösterdi. Seyircinin oynaması için sabırsızlandığı Kagawa ikinci yarının ortasında oyuna girdi ve gol atmasa da klasını gösterdi. Futbol seyircinin özlediği gibi olunca, seyircinin desteği de futbolcuların özlediği gibi oldu.