Mısır’daki Giza Platosu’nda yapılan son araştırmalar, Büyük Sfenks ile piramitler arasında yer alan üç gizemli kuyuyu gün yüzüne çıkardı. Bilim insanlarına göre bu kuyular, binlerce yıldır saklı kalan bir yeraltı mühendislik ağının parçası olabilir.
Giza’nın kalbinde şaşırtıcı keşif
Kuzeydoğu Giza’da yapılan ölçümlerde, kumların altında geometrik olarak kesilmiş üç kuyu bulundu. Büyük Sfenks, Keops Piramidi ve Kefren Piramidi arasında mükemmel bir üçgen oluşturan kuyular, olağanüstü hassas işçilikleriyle dikkat çekiyor.
Uzmanlar, yapıların ne su kuyusu ne de rastgele kazı olduğunu, bilakis yüksek düzeyde bir mühendislik bilgisiyle inşa edildiklerini düşünüyor. Üzerlerinde hiçbir yazıt bulunmayan kuyuların duvarları pürüzsüz bir şekilde kesilmiş durumda.
Efsanevi yeraltı labirentine mi açılıyor?
Antik Yunan tarihçisi Herodot’un yazılarında bahsettiği, 3 bin odalı “yeraltı labirenti” uzun yıllar boyunca efsane olarak görülmüştü. Ancak bu yeni keşif, o anlatımla benzerlikler taşıyor.
yüzyılda Caviglia, Salt ve Mariette gibi kaşifler bölgede benzer yapılar keşfetmişti. Günümüzde Khafre Araştırma Projesi kapsamında çalışan ekip, Sentetik Açıklıklı Radar (SAR) teknolojisiyle bu kuyuların varlığını doğruladı. Ölçümler, yaklaşık 40 metre derinliğe inen üç dikey şaftın bulunduğunu gösterdi.
Kuyuların düzeni Orion yıldızlarıyla örtüşüyor
İlk kuyu Sfenks’in kuzeydoğusunda, ikincisi Kefren’in tören yolu yakınında, üçüncüsü ise Keops’un doğu kısmında yer alıyor. Üçü de aynı ölçülere ve hizalanmaya sahip. Araştırmacılar, bu dizilimin Orion Kuşağı yıldızlarıyla benzer bir konum oluşturduğunu belirtiyor.
Bu durum, antik Mısırlıların yalnızca yüzeyde değil, yeraltında da kozmik bir düzen anlayışıyla hareket ettiklerine dair yeni bir ipucu sunuyor.
Giza’nın gizemi çözülmeyi bekliyor
Radar ve tomografi taramaları, Sfenks çevresinde birbirine bağlı tünel sistemleri olabileceğini gösteriyor. Bilim insanları, bu alanların hidrolik sistem, ritüel alanı veya taş odalar olarak kullanılmış olabileceğini değerlendiriyor.
Henüz kuyuların amacı net olarak belirlenemese de araştırmacılar, Giza’nın hâlâ insanlık tarihinin en büyük gizemlerinden birini sakladığını vurguluyor.
“Bu kuyular sadece yapısal anomaliler değil,” diyor araştırma ekibinden bir bilim insanı. “Belki de antik Mısır’ın yer altındaki unutulmuş dünyasına açılan kapılar.”
