GEÇTİĞİMİZ hafta Almanya bir devrin sona erdiğine tanıklık etti. Hristiyan Demokrat Birliği Partisi CDU'da 18 yıllık Angela Merkel dönemi sona erdi. İki erkek adayı geride bırakan ve Merkel'ın da desteğini alan, 56 yaşındaki Annegret Kramp-Karrenbauer yeni genel başkan oldu. Şansölye Merkel 2021 yılına kadar Başbakanlık koltuğuna oturmak istediğini daha önce açıklamıştı. Partisinden Merkel'a henüz bir itiraz yok ama CDU'nun küçük kardeşi Hristiyan Sosyal Birliği CSU ve  oy oranı gün gün eriyen diğer koalisyon ortağı Almanya Sosyal Demokrat Partisi SPD'nin tavrı belirleyici olacak gibi görünüyor. Eski başbakan Gerhart Schröder'e göre ise Almanya, Nisan ayında erken seçime gidebilir.
 
Mini Merkel!
 
Peki yeni başkan nasıl birisi. Annegret Kramp-Karrenbauer için adının baş harfleri nedeniyle 'AKK', 'Merkel'in veliaht prensesi' ve 'Mini Merkel' benzetmeleri yapılıyor. 
Almanya'nın en küçük eyaleti Saarland'da 6 yıl başbakanlık görevinin ardından, CDU'nun Genel Sekreterliği görevine terfi eden Karrenbauer, mütevazı tarzı, sakin ve  akılcı analizleriyle Merkel'ın bugüne kadarki  çizgisini devam ettireceğe beziyor. Ancak "Ben sadece, kuşaklardır Almanya'da yaşayanların değil, herkesin, göç hikayesi olan insanların da, başbakanıyım" diyen bir Merkel vardı. Merkel'ın göçmenlere ve Almanya'da doğan çocuklarına verdiği memleket hissini, halka yakın olma arzusundaki 3 çocuk annesi Kramp-Karrenbauer'in nasıl yansıtacağı henüz bilinmiyor. Dünyanın en güçlü kadınının bıraktığı noktada, 'Mini Merkel'ın partisini güçlendirmek ve aşırı sağa kayan oyları toplamak için nasıl bir yol izleyeceği merak konusu. Zira  çiçeği burnunda genel başkan daha göreve gelmeden 2021 yılındaki genel seçimlerde sağ popilist AfD'nin oylarını, yarı yarıya azaltma vaadinde bulunmuştu. Bu noktada göçmenler 'Benim için ne değişecek?' sorusuna cevap arıyor. Çünkü AfD'nin göçmen karşıtı söylemlerle güçlenmesi, ülkenin her kesiminde huzursuzluk yaratıyor.
 
Bozkurt ve Rabia işareti 
 
Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisi'nin genel kurulunun üçüncü gününde geleceğe dair politikalar ele alındı. Bu arada Türkleri ilgilendiren bir teklif delegelerce veto edildi. Berlin'de Türklerin yoğun yaşadığı ilçe delegelerinin ağırlıklı olarak verdiği önerge Almanya'da bozkurt ve rabia işaretinin yasaklanmasını istiyordu. Teklif reddedildi, ama konunun bundan sonra Birlik Partileri (CDU/CSU) Meclis Grubu'nun takibinde olması karara bağlandı. 
Öte yandan kendilerine Almanyalı Osmanlılar adını veren bir grubun faliyetleri bir süre önce  İçişleri Bakanı Horst Seehofer tarafından yasaklanmış ve  haklarında dava açılmıştı. Baden Würtenberg eyaletinde bir boks kulübü olarak kurulan Almanyalı Osmanlıların yöneticleri cinayet, kasten adam öldürmek, ağır yaralama, şantaj, fuhuş, silah ve uyuşturucu ticareti gibi birçok suçlamayla yargılanıyor. Mahkeme bu yöneticilerin cezasını tamamladıktan sonra, Türkiye'ye geri gönderilmesini talep ediliyor.
 
İslami Cemaatlere mali yardım
 
"Müslümanlık Almanya'ya ait değildir" sözleriyle tartışma yaratan CSU Partisinin Genel Başkanı ve  İçişleri Bakanı Horst Seehofer, Müslümanların ülkeye uyumlarını arttırabilmek için İslami cemaatlere mali yardım yapmaya hazır olduklarını belirtti. Bazı kesimler içişleri bakanının bu sözlerine "Bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü!" gibi eleştirel bir yaklaşımda bulunuyor.  Bakanın bu açıklamayı tartışılan Berlin'deki İslam zirvesinden hemen sonra yapması manidar karşılanıyor. Bakan Seehofer'ın ayrıca "Burada yaşayan Müslümanlar Almanya'ya aittir" diyerek daha önceki görüşlerinden geri adım atması da dikkat çekiyor. Bu arada Alman hükümeti, Irak'ta İŞİD üyesi oldukları gerekçesiyle ceza evinde bulunan Alman kadınların çocuklarının, akrabaları tarafından Almanya'ya getirilmesi için bir program başlattı. Alman diplomatların verdiği bilgiye göre Irak'taki cezaevlerinde yaklaşık 50 küçük çocuk bulunuyor.
 
Türkler'in iltica başvurusunda artış var
 
Yılın sonu yaklaştıkça Almanya'da istatistiki veriler bir bir açıklanıyor.  Bizleri ilgilendiren bir veriye göre  iltica başvurusu yapan Türk vatandaşlarının sayısında da artış yaşandı. İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Almanya'ya  nedenleri belirtilmese de iltica başvurusunda bulunan Türklerin sayısı, bu yılın ilk on ayında, geçen yıla göre 2 bin 286 kişi artarak 9 bin 138'e ulaştı. İltica başvurusunda bulunanların toplamının ise 158 bin 512 olduğu bildirildi. Türk vatandaşları iltica başvurusunda altıncı sırada yer alırken, Suriyeliler 39 bin 324 ile listenin ilk sırasında. Suriyelileri, Irak, Afganistan, Nijerya ve İran vatandaşları takip ediyor.
 
Genç spor bilim adamları ödülü Türk'e
 
Almanya'da iyi şeyler de oluyor. Genç spor bilim adamları ödülünü bir Türk aldı. Leipzig Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi'nin 25 yıldır verdiği ödüle bu yıl Michael Cem Hasırcı'nın çalışması layık görüldü. Halen İngilterede spor yöneticiliği alanında master eğitimini sürdüren Hasırcı, Bundesliga kulüplerinde yaptığı "futbol kulübü girişimcileri organizasyon yapısının sayısallaştırma ve uluslararası oluşumuna etkisi'' adlı diploma çalışmasıyla ödül aldı. Hasırcı, 120 araştırma arasında birinci oldu.
Berlin'den selam ve sevgiyle..