Duayen politikacı Hüsamettin Cindoruk,

Bir haber programda, Dışişleri Bakını Davutoğlu2nu kastederek;

“Biri ona dur demeli. Bu arkadaşımız Türkiye Cumhuriyetini çok tehlikeli sulara sürüklüyor” demişti.

Hakikaten,

Geldiğimiz noktaya baktığımızda,

Hüsamettin Cindoruk”un ne kadar?

Haklı olduğu da ortaya çıktı. .

Davutoğlu”nun, bakan olduktan sonra,

Komşularla sıfır sorun,

Türkiye”yi “KÜRESEL AKTÖR” yapma vizyonu bitti.

Ülkemizin bölgesel dış politikaları kaosa döndü.

Şimdilerde kimin eli kimin cebinde belli değil.

Özetle çıkmaza girmiş gibiyiz.

İlk başarısızlık, Ermnistan müzakerelerindeydi.

Bu müzakereler bize dost ve kardeş,

Aynı millet,

Ayrı devlet deyişini benimsemiş,

Bir devleti bir ulusu küstürdü.

Azerbaycan”ı.

Sonra Suriye fiyaskosu geldi.

Yaklaşık 10 milyar dolar hedefi olan bir ticari partner,

Kardeş ülke olayı bitti.

Şimdi Suriye halkı,

Hükümeti,

Türkiye Cumhuriyetini,

Batı işbirlikçisi.

Kahpe ve de kalleş bir ülke olarak görüyor.

TIR”larımız kurşunlanıyor.

Hacılarımız vuruluyor,

Sınır kapılarımız ana baba günü,

TIR”ların kuyruklarının sonu görünmüyor.

Ticaretimiz bitti.

Ve de hiç ama hiç alakamız olmayan bir sıcak çatışmaya doğru itiliyoruz.

Ben bu bakanımızın Suriye konusunda sağlıklı düşünüp düşünmediği,

Konusunda şüpheliyim.

Önümüzde Suriye ile mutlaka “DOST” olmamızı gerektirecek,

Bir sürü ipucu varken,

Niçin?

Büyük şeytanın dayatmaları kabul edip böyle “KÖTÜ” bir yola girdik.

Bakın kimlerle hareket ediyoruz…

Kimlerle Suriye”ye “ÖZGÜRLÜK” getirmeye çalışıyoruz.

Suudi Arabistan”la,

Katar”la.

Birleşik Arap Emirlikleri,

Kuveyt”le.

Bu ülkelerin çoğunda kadın hakları yok,

Seçme seçilme hakkı yok.

Kadınları oy kullanamıyor.

Araba ehliyeti alamıyor.

Kadın “ÇOCUK DOĞURAN SEKS OBJESİ”” olarak görülüyor.

Çoğunun başında bir diktatör var.

Çağ dışı bir yönetim olan krallıklarla yönetilenler var.,

İslami kurallarla yönetilenler var.

Bu ülkelerin Suriye”ye özgürlük getireceğine,

Kargalar bile gerileri ile güler.

Kaldı ki Suriye,

Gerek görünümü,

Gerekse özgürlük bazında bu ülkelerin çok ama çok ilerisinde.

Bize gelirsek,

Suriye politikası bize çok şey kaybettirdi.

Türkiye ile en uzun sınırı olan bu ülke ile sınır ticareti, transit geçişler,

Dostluk ilişkileri hepsi bitti.

Şimdi biz ABD”nin dayattığı,

Bizim “TRUVA” atı olmamızı istediği,

Bir “TANPON” bölge peşindeyiz.

Bu da ayrı bir saçmalık.

Eğer tampon bölge oluşturacaksak,

Kuzey Irak”a oluşturalım.

PKK”ya silah, mühimmat, yiyecek, giyecek hep bu Kuzey Irak bölgesinden gidiyor.

Ama ona arada ABD olduğu için birileri cesaret edemiyor.

Varsa yoksa gariban Suriye.

İşin kötüsü Rusya uçak gemisiyle birlikte,

Savaş gemilerini bir “GÖZDAĞI” niteliğinde Lazkiye”ye gönderdi.

Ve sınırsız desteğini teyit etti.

Çin”de Suriye”nin arkasında,

İran”da.

Ve biz şimdi ortada kaldık.

Dana da kötüsü, Beşar Esat”ın bu batı destekli “İHANET” savaşını kazanması durumunda ne olacağı?

Ve bir kötü algı daha,

İran…

Bize artık batının şer üçgenin karanlık atlısı olarak bakıyorlar.

Ve düşman olarak görüyorlar.

Aslında Davutoğlu”nu tebrik etmek gerekir.

Kasrı şirin anlaşmasından beri, en küçük bir çatışma yaşamadığımız,

İran”ı bile bize düşman etti ya!

Bravo.

Özetle, Davutoğlu”nun Ortadoğu ve Kafkaslar politikası, karman çorman hale geldi.

Ve geleceğimiz hiç ama hiç parlak görünmüyor.

Cindoruk haklı;

Bu arkadaş “HAKİKİ” bir strateji uzmanı karşısına alıp;

Gittiğin yol “YANLIŞTIR” demeli.