Sivas’ın yiğit bir evladı ile beraberiz:
“Efsane gurbetçi Malik Bahar”.
Şimdi kim bu Malik diye soracaksınız;
Anlatayım…
Malik kardeşimizin yaşam öyküsü müthiş bir filme konu
Olacak kadar dolu.
FAKİRDİK
Malik Bahar kardeşimiz Sivas’ın Çepni köyünde doğan,
Savaşçı ataları Çepni’lerden genini almış yiğit bir Çepni Türk’ü.
Yaşam öyküsü ise adeta tırnakları ile kaza kaza geldiği sarp,
taşlık ve de dikenli yollarda çileli olmuş.
Babacığı karakol bekçisi.
Şerefli çalışkan kendini ailesine ,ailesine, evlatlarına
adamış biri
Tek derdi evlatlarına güzel bir gelecek hazırlayabilmek
Fakirlik var tabii.
Ama her şeye rağmen Malik Sanat Enstitüsünün demircilik
Bölümünü bitiriyor.
Ve son senesinde de sınıfta bakımsızlıktan uyuz oluyor.
Tedavisi de ilkel koşullarda yapılıyor.
GURBETÇİ MACERASI BAŞLIYOR
Malik köyünün ortamını ve fakirliği gördükten sonra burada kendine
Bir gelecek olmadığını görüyor.
VE çalışmak için bir şekilde Almanya’nın yolunu tutuyor.

İnşaatlarda zor şartlarda 5-6 yıl çalışıyor ve yaşamın, gurbetçiliğin,
Vatan hasretinin, zorlukların her türlüsünü tadıyor.
Ama asla yılmıyor.
Ve şans yüzüne gülüyor PİRELLİ lastik fabrikasında kendine
İş buluyor.
Malik çalışkan, özgüveni tavanda çok akıllı biri olduğu için işçi olarak
Girdiği fabrikada çok hızlı olarak yükseliyor.
Önce işçilerin kısım amiri oluyor,
Sonra 1998 yılında da 300 kişilik bir işçi gurubunun başına
Kaliteden sorumlu amir oluyor.
Muhteşem bir yükseliş.
Ama Malik iyi bir vatan evladı, iyi bir TÜRK Milliyetçisi.
Amiri olduğu bölümünde çalışan yabancı veya Almanları
Yavaş yavaş elemine ederek 300 kişinin tamamının TÜRK olmasını
Sağlıyor.
Böylesine bir TÜRK sevdalısı.
Ve 2013 yılında fabrikadan emekli oluyor.
Bu arada fabrikanın görevlisi olarak 54 ülke geziyor.
Evliya Çelebi misali gitmediği görmediği bir ülke yok
MALİK İ NEDEN YAZDIM
Malik gök mavisi gözlü yerinde duramayan enerjik ve de en önemlisi
Delicesine bir ATATÜRK sevdalısı.
Ve tatil için her Türkiye’ye geldiğinde mutlaka ATATÜRK ve
Silah arkadaşlarına LOKMA döktürüp dualar okutturuyor.
Neden diye sorduğumda da;
“Nedeni yok. Çok açık.
O bir dünya lideri, bize laikliği, çağdaşlığı

Demokrasiyi, modern bir Türkiye’yi verdi.
Ve bize yoktan bir vatan hediye etti.
Ona lokma döktürmeyecem dua ettirmeyecem de
Kime ettirecem” diyor.
Atatürk’ün değerini bizim için ve de bağımsızlık savası veren ülkeler için
En iyi görenlerden biri de Malik.
Ana dili gibi Almanca konuşan Malik’e, Almanya’dan Atatürk’ün nasıl bilindiğini
Soruyoruz aldığımız cevap ise net;
“Atatürk’ünüz olmasaydı, harita da bir Türkiye’niz de olmayacaktı”.
54 ülke gezen Malik Bahar kardeşimiz gittiği her ülkede TÜRK olduğunu
Söylediğinde ilk sorulan da “ATATÜRK” oluyormuş.
Öylesine önemli bir lidere sahibiz yani.
Ve Malik kardeşimizden son bir anekdot.
Dünyanın üçüncü en fakir ülkesi TOGO’YA gitmiş.
TOGO Fransız sömürgesi çok fakir bir ülke.
Türkiye’den geldiğini söylediğinde de yine ilk sordukları ATATÜRK olmuş.
Malik halkın fakirliğini ve de sefilliğini görünce de dayanamayıp sormuş;
Niçin Fransız’lara isyan edip bağımsızlığınız için savaşmıyorsunuz diye!
Aldığı cevap ise net olmuş:
“Bizim bir ATATÜRK’ÜMÜZ yok ki!”.