Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Haber Global canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

KDV'ye zam geldi KDV'ye zam geldi

Türkiye'nin afetlere açık bir ülke olduğuna işaret eden Yılmaz, dirençli şehrin, afetlerin risklerini azaltan, toplumu, yapıları, bütün sistemi buna göre kurgulayan şehir anlamına geldiğini ve İBB Başkan adayı Kurum'un programında bunu vurguladığını kaydetti.

Yılmaz, afet risklerini azaltmaya dönük programların hayata geçirilmesi için yerel ile merkezi yönetimin işbirliğine ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, "Merkezi idare, yerel idare demeden aynı hedefe odaklanmamız lazım. Kaynaklarımızı hem politika anlamında, hem finansal kaynaklar, insan kaynakları, altyapı bütün unsurlarıyla işbirliği içinde bu mücadeleyi sürdürmemiz lazım." diye konuştu.

Metropollerde nüfusu belli ölçüde azaltmaya dönük tedbirlerin önemli olduğunu, ancak özellikle emek yoğun üretimi daha çok Anadolu'ya doğru kaydıracak teşvik politikalarının da çok daha güçlü bir şekilde uygulanması gerektiğini dile getiren Yılmaz, bunun için sadece belli sınırlar içinde değil, bütün coğrafyayı düşünen bütüncül politikalara ihtiyaç olduğunu söyledi.

Ekonomideki güncellenmiş politikalarla öngörülebilirliğin arttığını ve bunun sahaya çok hızlı yansıyan sonuçları olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Artan Merkez Bankası rezervi, azalan cari açık, azalan bütçe açığı, bütün bunlar risklerimizi azaltmış durumda. Dolayısıyla CDS dediğimiz risk primimiz düşmüş durumda. Bu da dış borçlanmada Türkiye'yi daha avantajlı; kamusuyla, özel sektörüyle, daha az maliyetle borçlanır hale getiriyor. Kredi derecelendirme kuruluşları da istediğimiz hızda olmasa bile olumlu yönde açıklamalar yapmaya başladılar. Bu giderek daha da iyi noktaya gidecektir." diye konuştu.

Türk lirasının güçlendiğini, ciddi bir büyüklüğe ulaşan Kur Korumalı Mevduat'ta da (KKM) ciddi bir çözülme olduğunu anlatan Yılmaz, Merkez Bankasının izlediği politikalarla, yapılan düzenlemelerle, finansal piyasalarda istikrarsızlığa yol açmadan, kademeli şekilde KKM'den çıkıldığını, döviz hesaplarında gelişme olmadığını, Türk lirası mevduatın ise arttığını belirtti.

Yılmaz, bunun olumlu bir durum olduğunu söyleyerek, "Esas olan kendi paramızdan mevduatın tutulmasıdır." dedi.

Yatırım ortamının iyileştirilmesinin yurt içi ve dışındaki yatırımcı için fırsat oluşturduğuna işaret eden Yılmaz, "Dolayısıyla önümüzdeki dönem biz çok daha fazla doğrudan uluslararası yatırım bekliyoruz. Belli bir fon akışı oldu ama daha uzun vadeli yatırımlar bir süre daha belki politikalarımıza bakıyorlar, hazırlıklarını yapıyorlar. Önümüzdeki dönem özellikle dünyadaki konjonktürle de bağlantılı baktığımızda, Türkiye'ye ciddi bir fon akışı, hem finansal anlamda hem de doğrudan yatırımlar anlamında olacağını görüyorum." şeklinde konuştu.

Enflasyondaki gelişmeler olumlu yönde seyrettikçe Türkiye'nin daha farklı bir döneme doğru gideceğini, enflasyonla mücadelede zorlukları ortadan kaldırmanın biraz zaman aldığını dile getiren Yılmaz, "Doğru bir rotaya girdiyseniz, doğru bir hedefe doğru yürüyorsanız her geçen süre sizi hedefinize daha çok yaklaştıracaktır. Dolayısıyla amacımız hem enflasyonu hem faizleri uzun vadede tek haneli rakamlara düşürmek ve bu yönde de bütün araçları, enstrümanları kararlı bir şekilde kullanıyoruz. Bir taraftan Merkez Bankamız araç bağımsızlığı çerçevesinde kendi kararlarını alıyor. Bir taraftan maliye politikamızla biz bunu bütünlüyoruz. Diğer taraftan da üçüncü bir ayağı var bunun; yapısal reformlar." dedi.

Yılmaz, enflasyonda, yıl ortasından itibaren yıllık bazda, belirgin şekilde düşüş görüleceğini anlatarak, "2025 ise çok daha net bir şekilde bu mücadelenin sonuçlarını gördüğümüz bir yıl olacak. Orta Vadeli Programda yüzde 15 civarında bir beklentimiz var. 2026'da ise asıl hedefimize ulaşacağız. O da tek haneli enflasyon. Türkiye geçmişte başardı. Önümüzdeki dönemde para politikaları, maliye politikaları, yapısal reformlar, etkin bir koordinasyon, kararlı bir tutumla 2026 perspektifinde enflasyonda tek haneyi yeniden yakalayacağız." diye konuştu.

Editör: Gürel Yurttaş