Pekçok kimse ‘’cihad’’ denildiğinde savaşı hatırlar. Halbuki, cihad ve savaş kelimeleri, eş anlamlı değillerdir. Cihad, savaştan daha kapsamlıdır. Kur’an-ı Kerim’de ‘’iki grup arasında meydana gelen silahlı çatışma’’ anlamında, ‘’harp’’ ve ‘’kıtal’’ kelimeleri ve bunlardan türeyen kelimeler kullanılmıştır.

Cihad savaş farklılığına şu noktalardan bakabiliriz: 1. ‘’Kafirler ve münafıklarla cihad et!’’ (Tevbe,9/73; Tahrîm, 66/9) emri gereğince Hz. Peygamber, kâfirlere karşı kılıçla savaşırken, münafıklara kılıç çekmemiştir.

Efendimiz’in onlara karşı cihadı, ‘’had cezalarını uygulamak, nasihat etmek, onları ikna ve ilzama çalışmak...’’ şeklinde olmuştur. 2. ‘’Kâfirlere itaat etme ve onunla büyük bir cihad yap!’’ (Furkan, 25/52) âyetinde de cihad-savaş farkını görmek mümkündür.

Kur’an’la yapılan cihadın, bir savaş değil, ikna veya ilzama yönelik bir mücadele olduğu aşikardır. 3. Savaşın henüz emredilmediği Mekke döneminde, cihaddan bahseden ayetler bulunmaktadır. Mesela, ‘’Uğrumuzda cihad edenlere, elbette yollarımızı gösteririz...’’ (Ankebut, 29/69).

‘’Rabbin, eziyete maruz kaldıktan sonra hicret eden, cihad yapan ve sabredenlerledir. Rabbin, bu eziyetten sonra onlara Gafur’dur, Rahîmdir.’’ (Nahl, 16/110). Hz. Peygamberin ‘’Cennet kılıçların gölgesi altındadır,’’ dediği söyleniyor. Rahmet peygamberi nasıl olur da bu şekilde savaşı teşvik edebilir..

Birisinin sözü değerlendirilirken, bir bütün olarak bakılmazsa yanlış neticelere varılır..

Hz. Peygamber’in sadece üstteki kelamına bakarsak bunu savaşa teşvik olarak değerlendirmek mümkündür. Halbuki, Hz. Peygamber’in bu hadisinin tamamı şöyledir: ‘’Ey insanlar! Düşmanla karşılaşmayı istemeyin. Allah’tan afiyet dileyin. Fakat şayet onlarla savaşmak zorunda kalırsanız sabredin. Bilin ki cennet kılıçların gölgesi altındadır.’’ (Buhari) Hz. Peygamber’in savaşa değil, barışa talip olduğunun en güzel göstergelerinden biri şudur: ‘’O, uygun görmediği isimleri değiştirmiştir.

Mesela, Asi ismini Muti, Asiye ismini Cemile yapmıştır. Asi ve Asiye, isyan eden anlamındadır. Muti ise, İtaat eden demektir. Ve bu meyanda savaş anlamındaki Harp ismini, barış anlamındaki Silm’e çevirmiştir.’’ Hz. Peygamber “Savaş bir hiledir,” demiştir. (Müslim) Efendimizin bu sözü, bazılarınca savaşta her türlü yalan, iftira gibi şeylerin mübahlığı şeklinde anlaşılmış. Halbuki, sabit olan odur ki, Efendimiz, asla yalana tevessül etmemiştir. Ama düşmanı aldatabilecek harb oyunlarını uygulamıştır.