15 Temmuz 2016 gecesi uzun asırlar boyunca milli hafızalardan çıkmayacak vahim hadiselere, vandal saldırılara, vahşet dolu teşebbüs ve tertiplere sahne olmuştu.

Tam beş yıl önce, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içine sirayet etmiş ipotek ve icazet altındaki dar bir kadro devleti işgal, iç barış ve huzur ortamını imha etmek için harekete geçmişti. 15 Temmuz hain darbesinin sene-i devriyesinin gelmesiyle yine hüzün, acı ve o gece yaşadıklarımız gözlerimizin önünde canlanacak. İçimiz buruk bir biçimde hainlere lanet okunacak.

Türkiye Cumhuriyetine hiçbir dönemde olmayan alçak saldırının 15 Temmuz’un o kanlı gecesinde, vatan millet kaygısı olmayan vatan bütünlüğünden bihaber sözde vatanseverlere karşılık, vatan için kendi kanını ve aziz canını feda eden iki ayrı grupla tanıştık.

O gece sokağa bu iki grup farklı amaçla çıktı; birincisi vatanı değil kendi şahsi menfaatlerini düşünüp marketlerin önünde, bankamatiklerde, benzin istasyonlarında yarın kaygısıyla kuyruk olanlar.

İkinci grup ise, vatanı için canını kanını feda etmekten çekinmeyenler birinci gruptakiler tarafından uzun yıllarca küçümsenmiş, kimi gün ‘bidon kafalı’, kimi gün “göbeğini kaşıyan adam’ kimi gün ‘kömürcüler, makarnacılar’ diye aşağılanmış olan, ama yüreği vatan aşkı, bayrak sevdası ve imanıyla atan, demokrasiye verdiği oy ile seçilmiş hükümete sahip çıkan, ülkesini parçalamak ve bölmek isteyen emperyalistlere karşı durup, aslanlar gibi imanıyla, inancıyla, dirayetiyle darbeye karşı direnen kahramanlardı.

ÜLKE GERÇEK MAKARNACILARLA O GECE TANIŞTI

Her fırsatta vatan, millet, istiklal, demokrasi naraları atan sözde kahramanları, 15 Temmuz gecesinde kimin korkak, kimin kahraman olduğunu; Ülkesinin birlik ve bütünlüğünü koruma amacındaki Türk Polisine askerine aslan kesilen, ABD’nin uşaklığını yapan askerlerinin kullandığı tankları görünce aslanlıklarını bir anda unutup süt dökmüş kediye dönenler, yarın kaygısıyla market kurduklarında aldığı makarnaları ertesi gün aşağıladıkları kahramanlarca darbe girişimi bastırılması ve alçakların derdest edildikten sonra marketlere iade için kuyruğa giren sözde vatanseverler ile gerçek makarnacıları ve bidon kafalıları bu ülke tüm çıplağıyla gördü ve tanıdı.

Ülkede bir darbe olursa ilk tankın üzerine ben çıkarım diyerek nara atan, 15 Temmuz gecesi darbeye karşı koymak yerine tankların arasından sıvışıp güvenli evlere kaçanlar ile ‘Yurtta Sulh Konseyi’ adı altında Atatürkçü kimliğine bürünen emperyalist uşağı FETÖ’cüleri ‘Atatürkçüler darbe yapıyor’ zannederek alkışlayanları güvenli evlerde saklanan vesayet sevdalılarını da gördü!

15 Temmuz’un kavurucu sıcağında kimi evlerinde kimi yazlıklarında kimileri eğlence mekânlarında, tatil bölgelerinde pis pis sırıtıp keyf yetirip kadeh kaldırıyorlardı. Kanıyla canıyla darbeye karşı direnenlere sosyal medyadan utanmadan sıkılmadan küfür ediyorlardı.

Kimileri de FETÖ’cüler gibi ‘Sokağa çıkmayın, askere direnmeyin’ diyorlardı. Kimileri balkonlarında tankları alkışlıyor, darbecilere en küçük karşı çıkışta bulunmayan vatan kaygısı olmayan kimi maneviyat yoksunu sürüngen kişilikli fırsatçıların gücü ancak, Allah’ın evinde kutsal mekânlarda sela okuyup darbeye karşı direnişe çağıran müezzinlere ve cami hocalarına yetiyor, darbe yapanları değil bu masumları darp ediyordu.

15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü’nde kripto damarın içine gizlenmiş kopuklar olduğunu herkesin bilmesinde yarar vardır.

Bu zihniyet tamamen temizlenmiş, tüm kirli emelleri ve planlarıyla ortaya çıkarılmış olmadıkça, kripto hainlerin terör inleri dağıtılmadıkça, terörist başı alçak hain Gülen ve kripto çetesi adalet önünde hesap vermedikçe, Türk milleti rahat bir nefes alamayacak.

İçimizde halen FETÖ’cüler var mı? Arkalarında kim var. Kim kimleri kolluyor hepsi bir bir açığa çıkarılmalı. Darbenin 5’inci yılını geride bırakırken, bu hain kriptolar ülkemizde, içimizde birlikte yaşamaya devam ettikçe, bu ülkenin vatanseverleri rahat bir uyku uyumayacak. 

15 Temmuz şehidi 251 vatan evladımıza, terörle mücadele esnasında şehit olan kahramanlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, gazilerimize sağlık, sıhhat, şifa ve uzun bir ömür diliyoruz.

 Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün kıyamete kadar baki kalacağını, vatansever aziz milletimizin her şeyi göze alacağını, sözde vatansever makarna ve market kuyrukçularına ikazla paylaşmak ve herkese de duyurmak istiyoruz.