1975’de NATO bayrağı indirildi “sizde indirin” diyorlar. Zannettiriyorlar ki NATO kapandı. Ecevit-Demirel döneminde İncirlik’te bayrak indirildi, lakin ABD hariç NATO’ya açıktı. Ne anladınız bu işten? Sözde komuta Türk komutanda gibi gözükse de, NATO karargahında bir varlık söz konusu olabilir mi?
Bayrak indirmeler iç siyasete dönük, gaz alma eylemi. Bebek katili İtalya’da ortaya çıkınca İtalyan kravatları yakılmıştı. Ya sonra? 15 Temmuz darbe girişimi dahil tüm darbelerin arkasında NATO olduğu tespiti yapıldığında siz o belli kesimden “NATO-dan çıkılsın” dendiğini duydunuz mu? Diyemezler. Demezler.
Aslında Atlantik Paktı işlevini yitireli çok oldu. 5. Madde ile üye ülkelerin tehdidine güvenlik şemsiyesi olma durumu, ABD’nin menfaatlerine zarar verdiği iddiası ile ülke içişlerine müdahaleye kadar vardı. Fakat, şimdi konumuz bu değil.
Biden değil de Trump seçilsin diyordum, sebebine de ehven-i şer demiştim. Trump, ABD menfaatini, kendi halkının refah seviyesini yükseltmek gibi görüyordu. Bizde, Ortadoğu’da son yıllarda biraz nefes almaya başlamıştık.
Her 24 Nisanda tepemizde sallandırılan “Sözde Soykırım kılıcı”nı birlik olursak savuştururuz. Bunu söylerken SÖZDE “Atatürkçü-Ulusalcı-Türk Milliyetçisi” paravanı arkasından Biden’in safında kılıç kuşananları görüyoruz. En zoru burası. İçten, dıştan sarılmış hissi veriyor insana.
***
ABD BAŞKANI JOE BİDEN NİÇİN “KOSTANTİNAPOLİS VE SOYKIRIM” DEDİ?
Biden’in Kostantinapolis demesi Yunanistan’a “hazır olun, İstanbul’u geri alacağız” diyerek Yunan maşasına hazır ol çekmesi demektir. Osmanlı on cephede vatan müdafaası yaparken Ermeni çetecilerin sırtımızdan vurması, ahaliye saldırması üzerine bir kısım Ermenilerin iaşesiyle birlikte yine Osmanlı sınırları içindeki Suriye’ye taşınmasına “Soykırım” diyen ABD başkanı Türkiye’ye savaş açmıştır. “Tehcire, Soykırım” diyerek, Yukarı Karabağ’ı kaybeden Ermenistan’a “yardıma geliyorum” demiştir.
Aynı tezde ısrarlıyım. Yedi Düvele göre 1. Dünya Savaşı henüz bitmedi. Dün Osmanlı’yı, bugün Türkiye’yi bitirme hedefinden de vazgeçmediler.
Son gelişmenin ise sebebi çok. Libya ile anlaşıp D.Akdeniz’e açılma, KKTC arkasında kuvvetli durma, PKK-YPG’ye bölgeyi dar ederek, sözde devletin yapı taşlarını temizleme, ABD ve Koalisyon Güçlerinin ülke içindeki sirayet kollarını kırma, Dağlık Karabağ’ın Ermeni işgalinden kurtarılarak Türk Milletine özgüven verme, Ayasofya’nın açılışı, FETÖ benzeri örgütleri devletin hücresinden çıkarma, Karadeniz’de petrol bulma..
En önemlisi de Türkiye Cumhuriyeti Devletinin giderek emperyalizme karşı yeni bir güç birliği oluşturma adımlarında liderliğe soyunması. O sebeple bu savaş yaman olacak.
Özetlersek, Türkiye’nin milli menfaatlerini koruma kararlılığı sadece ABD’yi değil emperyalist her ülkeyi rahatsız etmiştir.
Basın değil 5. Kol faaliyeti yürüten medya başta olmak üzere ülkenin bölünmez bütünlüğünü hedef almanın “fikir özgürlüğü” olmadığı Amiral bildirisinde olduğu gibi yerle yeksan edilmelidir. Şu anda bildiri ortada kalmıştır.
İçerden, dışarıdan saldıran yırtıcı sırtlanlara karşı birlikte dik durma vakti. Savrulmadan, tüm benliğimizle Devletin yanında olup, her ortamda savaşacağız.
