Ortadoğu’da tansiyon yeniden zirveye ulaştı. İsrail’in İran’a yönelik sert askeri operasyonları sonrası gözler ABD’ye çevrildi. Washington kaynakları, Başkan Donald Trump’ın İran’a yönelik saldırı planlarını onayladığını bildiriyor. Savaşın eşiğindeki bölgede gelişmeler hızla ilerlerken, ABD'nin olası müdahalesi küresel dengeleri kökünden sarsabilir.
Trump, Saldırı Planını Onayladı ama Kararsız
Wall Street Journal'ın haberine göre, Başkan Trump 17 Haziran gecesi İran'a yönelik kapsamlı bir saldırı planını onayladı. Ancak nihai saldırı emrini henüz vermeyen Trump, Tahran’ın nükleer faaliyetlerden vazgeçip geçmeyeceğini görmek için bekliyor.
Oval Ofis’te Juventus futbol takımını kabul ettiği sırada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Trump, "Ne yapacağım konusunda fikirlerim var ama henüz nihai kararı vermedim. Savaşta işler son saniyede değişir. O yüzden kararımı da son anda vermek istiyorum," ifadelerini kullandı.
"İran Artık Beyaz Saray’da Olmak İçin Geç Kaldı"
Trump ayrıca, İranlı yetkililerin Beyaz Saray'da kendisiyle görüşmek istediklerini ancak bu isteğin artık anlamını yitirdiğini söyledi. "O zamanlar bu adil bir anlaşmaydı. Şimdi ise o anlaşmayı imzalamak İran için daha zor," diyerek geçmişteki fırsatın kaçtığını ima etti.
Ateşkes Değil, Kesin Zafer Mesajı
Trump, İran’ın birkaç hafta içinde nükleer silaha sahip olabileceğini öne sürdü. “İran’ın nükleer silaha sahip olmasına asla izin vermeyeceğiz. Bizim istediğimiz şey bir ateşkes değil, kesin ve net bir zaferdir. Bu da nükleer silahsız bir İran anlamına gelir," dedi.
İsrail-İran Geriliminde Kanlı Dönemeç
Gerilimin fitilini ateşleyen gelişme, İsrail’in 13 Haziran’da İran’a düzenlediği kapsamlı saldırılar oldu. Nükleer tesisler ve askeri komuta merkezlerinin hedef alındığı saldırılarda, İran Genelkurmay Başkanı ve Devrim Muhafızları Komutanı dahil üst düzey isimler ile 9 nükleer bilim insanı hayatını kaybetti. 224 sivilin öldüğü, çok sayıda kişinin yaralandığı belirtildi.
İran ise buna karşılık İsrail’e balistik füzelerle yanıt verdi. Misilleme saldırılarında 24 kişi hayatını kaybederken, 500’den fazla kişi yaralandı. Karşılıklı açıklamalar ve tehditler bölgede büyük bir savaşın ayak seslerini hissettiriyor.
