Fransa, Almanya ve İngiltere, İran’ın nükleer programına ilişkin 2015 Ortak Kapsamlı Eylem Planı’nda (JCPOA) yer alan “geri dönüş” (snapback) mekanizmasını devreye sokmaya hazır olduklarını duyurdu. E3 olarak bilinen bu üç Avrupa ülkesi, Birleşmiş Milletler’e (BM) gönderdikleri mektupla, İran’ın nükleer silah geliştirmesini engellemek için tüm diplomatik araçları kullanma kararlılıklarını vurguladı. Bu hamle, bölgedeki gerilimi artırırken, İran’ın nükleer faaliyetleri yeniden küresel gündemin merkezine oturdu.
E3’ün Sert Uyarısı ve Diplomasi Çağrısı
E3 ülkeleri, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve BM Güvenlik Konseyi’ne hitaben yazdıkları mektupta, İran’ın Ağustos sonuna kadar diplomatik bir çözüm sunmaması veya uzatma teklifini kabul etmemesi durumunda snapback mekanizmasını tetikleyeceklerini açıkça belirtti. 2015 JCPOA anlaşması, İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini kısıtlaması karşılığında BM yaptırımlarının kaldırılmasını öngörüyordu. Ancak, E3, İran’ın anlaşmayı ihlal ettiğini ve 2015’te belirlenen uranyum stok sınırını 40 kat aştığını iddia ediyor. Buna rağmen, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA), İran’ın uranyumu silah sınıfı seviyelere (yüzde 90) zenginleştirdiğine dair kanıt bulamadı.
Bölgesel Gerilim ve İran’ın Tutumu
E3’ün bu uyarısı, İran’ın IAEA ile iş birliğini askıya aldığı bir dönemde geldi. Haziran’da İsrail’in 12 günlük savaşta İran’ın nükleer tesislerini hedef alması ve ABD’nin bu tesislere yönelik bombardımanı, Tahran’ın BM nükleer gözlemcisiyle bağlarını koparmasına neden olmuştu. İran, nükleer programının barışçıl amaçlı olduğunu savunuyor ve silah geliştirme iddialarını reddediyor. Geçen ay İstanbul’da E3 ile yapılan görüşmeler, saldırıların ardından ilk yüz yüze temas olsa da, somut bir ilerleme sağlanamadı. İran Dışişleri Bakanı Abbas Araghchi, E3’ün snapback mekanizmasını kullanma hakkının olmadığını savundu.
Snapback Mekanizması ve Gelecek Senaryoları
JCPOA’nın Ekim’de sona erecek olan maddelerine göre, herhangi bir imzacı ülke, İran’ın anlaşmayı ihlal ettiğini düşündüğünde BM yaptırımlarını yeniden devreye sokabilir. E3’ün bu mekanizmayı tetikleme tehdidi, İran’ı diplomasi masasına geri döndürmeyi amaçlıyor. İran, IAEA ile görüşmelere yeniden başlamayı kabul etse de, ajansın önümüzdeki günlerde Tahran’a yapacağı ziyaretin sonuçları belirsiz. Bölgedeki gerginlik, ABD’nin İran’a yönelik yeni yaptırımlar tehdidi ve İsrail’in sert tutumuyla daha da karmaşık hale geliyor. E3, diplomatik bir çözüm için çaba gösterse de, snapback mekanizmasının devreye girmesi durumunda küresel piyasalar ve bölgesel istikrar üzerinde ciddi etkiler yaratabilir.
Avrupa’nın bu hamlesi, İran’ın nükleer programına ilişkin uzun süredir devam eden anlaşmazlıkta yeni bir dönüm noktası oluşturuyor. Uluslararası toplum, diplomasinin mi yoksa yaptırımların mı üstün geleceğini merakla izliyor.
