Cezayir, son yılların en kurak dönemlerinden birini yaşıyor. Özellikle batı bölgelerinde etkili olan kuraklık nedeniyle ülke genelinde 20 binden fazla camide yağmur duası yapıldı. Cezayirliler, nesiller boyu süregelen bir gelenek olan İstiska namazı ile Rabb’e yağmur için niyazda bulundu. Yaşanan bu doğa krizi, sadece halkı değil, hükümet politikalarını da köklü şekilde etkilemiş durumda.
Camilerde Umutla Yağmur Duası: Toplum Seferber Oldu
Vakıflar ve Dini İşler Bakanlığı’nın yayımladığı genelge doğrultusunda, ülke genelindeki tüm camilerde eş zamanlı olarak yağmur duası organize edildi. Çocuklar, gençler, kadınlar ve yaşlılar olmak üzere toplumun tüm kesimleri, susuzlukla mücadele eden toprakları için ellerini semaya açtı. Bazı televizyon kanalları camilerdeki duaları canlı yayınlayarak bu ortak yakarışı milyonlara ulaştırdı.
Kuraklık Tarımı Felç Etti, Ekimler Gecikti
Kuraklık, özellikle tarım sektöründe ciddi aksamalara yol açtı. Kuzeydeki kıyı kentlerde ve batı bölgelerinde topraklar aylarca susuz kaldı. Yağışa bağlı ekim ve tohumlama işlemleri gecikirken, birçok çiftçi ürün kaybı riskiyle karşı karşıya kaldı. Son beş yıldır devam eden düşük yağış miktarları, doğal kaynakların verimliliğini de önemli ölçüde düşürdü. Tarım ülkesi kimliğiyle öne çıkan Cezayir, bu süreçte üretim potansiyelinin önemli bir kısmını yitirme tehlikesiyle karşı karşıya.
Hükümet Çözümü Deniz Suyunda Arıyor: 5 Milyar Dolar Yatırım
Kuraklıkla mücadele için harekete geçen Cezayir yönetimi, çözüm arayışlarını teknolojiye yöneltti. Ülkede hâlihazırda faaliyet gösteren 19 deniz suyu arıtma tesisi bulunuyor. Hükümet, su krizine karşı koymak için 3 yeni projeyi daha onayladı. Ayrıca, 2030 yılına kadar tuzdan arındırılmış su üretim kapasitesinin günlük 5,6 milyon metreküpe çıkarılması hedefleniyor. Bu dev su stratejisi için 5 milyar doları aşkın bütçe ayrılmış durumda. Yeni projelerin özellikle kıyı şehirlerinde konuşlandırılması planlanıyor.
