Namibya’da İngiliz Turiste Şok Suçlamalar: Kültürel Bölgede Çocuk İstismarı Krizi
Tutuklama ve Suçlamalar
65 yaşındaki İngiliz vatandaşı Douglas Robert Brooks, Namibya'nın Grashoek bölgesinde, San kabilesine ait Ju'/Hoansi Yaşayan Müzesi'nde çocuklara yönelik cinsel istismar suçlamasıyla tutuklandı. Polis kaynakları, Brooks'un 33 çocuğa şeker vererek onları çıplak fotoğraflarını çekmeye ve uygunsuz temas kurmaya teşvik etmeye çalıştığını belirtti.
Savcılık tarafından Namibya’nın 2015 tarihli Çocuk Koruma Yasası kapsamında 38 ayrı suçlama yöneltildi. Suçlamalar arasında:
Çocuk tecavüzü
Cinsel saldırı
İnsan ticareti
Çocuk istismarı
Kişilik haklarının ihlali
gibi çok ağır maddeler yer alıyor.
Yasal ve Adli Süreç
Brooks'un, 15 Mayıs’ta ülkeye giriş yaptığı, ardından başkent Windhoek’tan altı saatlik bir yolculukla San bölgesine geçtiği belirtildi. Gözaltına alınmasının ardından Yargıç Abraham Abraham tarafından tutuklu yargılanmasına karar verildi. Sanık, 19 Haziran’da mahkemeye çıkarılacak; ancak şu an ana cezaevine nakledilip nakledilmeyeceği henüz kesinleşmiş değil.
Kültürel Merkezlerin Rolü ve Turizm Etkisi
Ju'/Hoansi Yaşayan Müzesi, Alman-Namibyalı Yaşayan Kültür Vakfı tarafından kurulan ve San kültürünü yaşatmayı amaçlayan yedi merkezden biri. Bu tür merkezler:
Geleneksel avcılık yöntemlerini
Ateş danslarını
El sanatlarını
turistlerle buluşturuyor.
Ancak müze yönetimi, diş sağlığı hizmeti yetersizliği nedeniyle turistleri çocuklara şeker vermemeleri konusunda özellikle uyarıyor.
Resmî Tepkiler ve Sosyal Yankılar
Namibya Çevre ve Turizm Bakanlığı, yaşananları "çocuk koruma yasalarının ciddi ihlali" olarak nitelendirdi. Bakanlık, turistlerin yerli çocuklarla kurduğu ilişkilerde etik sınırların korunması gerektiğini ve Namibya polisinin hızlı müdahalesinin takdir edildiğini açıkladı.
Bu gelişme, özellikle kültürel bölgelerde turizmin güvenliği ve denetimi konusunda yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi. İnsan hakları savunucuları ve yerel halk temsilcileri, daha sıkı kontroller ve rehberli turlar dışında bireysel etkileşimlerin sınırlandırılması yönünde çağrılar yapmaya başladı.
San Halkının Kültürel ve Sosyal Hassasiyeti
San halkı, Güney Afrika’nın en eski yerli topluluğudur. “Tık dili” ile bilinir ve binlerce yıllık avcılık kültürünü yaşatmaktadır. Ancak tarihsel olarak sömürge baskıları ve modern tehditlerle karşı karşıya kalmışlardır. Günümüzde Namibya’daki yaklaşık 30.000 San’dan yalnızca 2.000’i hâlâ geleneksel yaşam tarzını sürdürmektedir. Bu da onları sosyo-kültürel anlamda savunmasız hale getiriyor.
Bu olay, sadece bir ceza davası değil; aynı zamanda etik turizm, yerli halk hakları ve uluslararası çocuk koruma ilkeleri açısından kritik bir sınav niteliğinde. Gelişmelerin izlenmesi ve bu tarz bölgelerde daha yüksek koruma standartlarının geliştirilmesi büyük önem taşıyor.