İsrail ordusu, Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Tubas kentinde ve çevresindeki beldelerde bu sabah saatlerinde geniş çaplı bir askerî operasyon başlattı. Yoğun askeri yığınakla gerçekleşen baskınlarda bölgeye takviye birlikler, zırhlı araçlar, iş makineleri ve savaş helikopterleri sevk edildi.
Kent girişleri toprak bariyerlerle kapatılırken, sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Operasyonun ne kadar süreceği bilinmezken, Tubas Valisi Ahmed el-Esad, İsrail makamlarının Filistin tarafına operasyonun “birkaç gün süreceğini” bildirdiğini ve hiçbir güvenlik gerekçesinin sunulmadığını açıkladı.
“Bu Operasyon Siyasi” – Siviller Tehlikede
Tubas Valisi Esad, yaşananları “tehlikeli bir tırmanış” olarak değerlendirdi ve şu ifadeleri kullandı:
“Bu operasyon tamamen siyasidir, ortada güvenlik gerekçesi yok. Kentin çevresi toprak setlerle çevrilmiş durumda, hayat durdu. Yaşlılar, hastalar ve çocuklar ciddi tehlike altında.”
Esad ayrıca, Apache tipi savaş helikopterlerinin bölgede hareket eden sivillere doğrudan ateş açtığını belirterek, kentin Acil Durum Komitesi’nin derhal alarm durumuna geçtiğini duyurdu.
Bölge sakinleri, evlerinden çıkamazken, okullar, hastaneler ve marketler faaliyetlerini durdurdu. İsrail ordusunun sivilleri doğrudan hedef alan bu tavrı, insan hakları açısından uluslararası camiada büyük tepki çekmeye aday.
“Saldırı Girişimlerini Önleme” İddiası – Asıl Amaç Nüfus Boşaltmak mı?
İsrail basınında yer alan haberlere göre operasyon, “saldırı girişimlerini önlemek” gerekçesiyle başlatıldı. Ancak Filistin yetkilileri ve yerel kaynaklar, bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve asıl amacın bölgeyi askerî baskıyla boşaltarak yerleşim alanlarını genişletmek olduğunu savunuyor.
Operasyonun Tubas, Tammun ve “Beş köy bölgesi” olarak bilinen yerlerde yoğunlaştığı bildirildi. İsrail’in Menashe, Samaria ve Komando tugayları tarafından yürütülen operasyonlarda arama ve gözaltı faaliyetleri devam ediyor. Savaş helikopterlerinin köy girişlerinde saldırılar düzenlediği, bazı hanelerde sert müdahalelerin yaşandığı belirtiliyor.
Yerleşimci Sayısı Artıyor, İki Devletli Çözüm Tehlikede
İsrail'in Gazze’de yürüttüğü saldırılarla eş zamanlı olarak Batı Şeria’da da demografik yapıyı değiştirmeye yönelik adımlar attığına dikkat çeken Filistinli yetkililer, bunun uzun vadede bölgenin fiilen ilhakına zemin hazırladığını vurguluyor.
B’Tselem’in Mayıs 2025 tarihli raporuna göre, Batı Şeria’daki İsrailli yerleşimci sayısı bir yılda yüzde 8 artarak 730 bini aştı. Bu artış, uluslararası hukuk açısından tartışmalı olan yerleşimlerin genişlediğini ve Filistin topraklarının adım adım işgal edildiğini gösteriyor.
Filistinlilere göre bu gidişat, Birleşmiş Milletler'in öngördüğü iki devletli çözümü imkânsız hâle getiriyor.
1000’den Fazla Filistinli Öldürüldü – Cezasızlık Politikası Devam Ediyor
Gazze’de son iki yılda düzenlenen operasyonlarla eş zamanlı olarak, Batı Şeria’da da ciddi insan hakları ihlalleri yaşandı. Raporlara göre, İsrail askerleri ve yerleşimciler tarafından 217’si çocuk olmak üzere 1000’den fazla Filistinli öldürüldü.
B’Tselem İcra Direktörü Yuli Novak, bu tablonun “cezasızlık politikasının bir sonucu” olduğunu belirterek, durumu şöyle özetledi:
“Bu bir etnik temizliktir. İsrail'in Gazze’de sergilediği şiddeti Batı Şeria'da da uygulamaya koyma kapasitesine sahip olduğunu ne yazık ki biliyoruz.”
Novak, uluslararası topluma, İsrail'in dokunulmazlığına son verilmesi ve sorumluların yargılanması çağrısı yaptı.
