İsrail, işgal altındaki Batı Şeria’nın El Halil kentinde bulunan Harem-i İbrahim Camisi’ni iki gün süreyle kapattı.Filistin Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı, kararın Yahudi bayramlarını gerekçe göstererek alındığını duyurdu.
Bakanlık açıklamasında, İsrail ordusunun Çarşamba ve Perşembe günleri boyunca camiyi tamamen ibadete kapattığını, bu kapsamda koridorlar, avlular ve caminin tüm bölümlerine girişlerin yasaklandığını bildirdi.
El Halil Vakıflar Genel Müdürü Emced Kerce, kararı “caminin kutsiyetine açık bir saldırı” olarak nitelendirerek, bunun Müslümanların ibadet özgürlüğüne yönelik provokatif bir ihlal olduğunu söyledi.
El Halil’de Sokağa Çıkma Yasağı da Uygulanıyor
İsrail ordusu, Yahudi bayramlarını gerekçe göstererek El Halil’in Eski Şehir bölgesindeki Cabir, Selayime ve Vad el-Hasin mahallelerinde de iki gündür sokağa çıkma yasağı uyguluyor.
Filistinli yetkililer, bu uygulamanın kentteki günlük yaşamı felç ettiğini ve halkın ibadet özgürlüğünü engellediğini belirtiyor.
Kapanma Gerekçesi: Sukot (Çardaklar) Bayramı
İsrail makamları, caminin kapatılma gerekçesi olarak Yahudilerin üç büyük bayramından biri olan Sukot (Çardaklar) Bayramı’nı gösterdi.
Bu yıl 6 Ekim’de başlayan Sukot Bayramı, bir hafta boyunca kutlanıyor.
Yahudi inancına göre Sukot, İsrailoğulları’nın çölde 40 yıl boyunca geçici barınaklarda yaşadığı dönemi temsil ediyor.
İbranice “Suka” kelimesinin çoğulu olan “Sukot”, “çardaklar” anlamına geliyor ve bu bayramda Yahudiler sembolik olarak geçici barınaklar inşa ediyor.
Tepkiler Artıyor: “Kutsal Mekânlara Sistematik Müdahale”
Filistinli yetkililer, İsrail’in Harem-i İbrahim Camisi’ni sık sık kapatarak Yahudi yerleşimcilerin kullanımına açtığını belirtiyor.
Kerce, bu uygulamaların uluslararası hukuka ve dini özgürlüklere aykırı olduğunu vurgulayarak, “İsrail’in bu tür adımları El Halil’deki Müslümanların dini haklarını sistematik biçimde hedef alıyor” dedi.
Harem-i İbrahim Camisi, İslam dünyası için büyük bir öneme sahip olup, Hz. İbrahim, Hz. İshak ve Hz. Yakup’un türbelerini barındırıyor.
Cami, 1994 yılında İsrailli bir fanatik tarafından gerçekleştirilen katliamdan bu yana ikiye bölünmüş durumda; bir kısmı Müslümanlara, bir kısmı ise Yahudilere tahsis edilmiş durumda.
