Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırmak üzere yola çıkan ve 12 insan hakları savunucusunu taşıyan Madleen gemisi, uluslararası sularda İsrail ordusunun saldırısına uğradı. İsrail güçleri tarafından baskın düzenlenen gemiyle irtibatın kesildiği ve ardından geminin zorla İsrail’in Aşdod limanına çekildiği bildirildi. Bu durum, sadece insani yardım çabalarına değil, aynı zamanda uluslararası hukukun temel prensiplerine de açık bir saldırı olarak değerlendiriliyor.
Aktivistlere Müdahale Anı Kameralara Yansıdı
Yaşananlar yalnızca bir diplomatik kriz değil, aynı zamanda bir insanlık dramı. İnsan hakları savunucusu Yasemin Acar'ın paylaştığı görüntülerde, bir İsrail askerinin aktivistlere telefonlarını kapatmaları için bağırdığı duyuluyor. Bir başka videoda ise gemiye yapılan baskın sırasında aktivistlerin can yeleklerini giyerek, barışçıl bir şekilde ellerini havaya kaldırıp bir araya geldikleri görülüyor. Bu görüntüler, saldırının şiddetini ve orantısızlığını bir kez daha gözler önüne seriyor.
Aktivistlerin Kaçırıldığı Açıklandı
Özgürlük Filosu Koalisyonu (Freedom Flotilla Coalition), Telegram hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, gemideki gönüllülerin İsrail ordusu tarafından kaçırıldığını duyurdu. Koalisyon, Gazze'de açlıkla mücadele eden Filistinlilere destek olmak amacıyla yola çıkan aktivistlerin can güvenliğinin sağlanması için vatandaşlıklarını taşıdıkları ülkelerin Dışişleri bakanlıklarına baskı yapılması çağrısında bulundu. Bu çağrı, dünya kamuoyunu harekete geçmeye davet eden önemli bir çağrıdır.
Kimyasal Saldırı İddiası: Gemide Beyaz Sıvı Kullanıldı
Müdahaleden önce gemiye İsrail ordusuna ait insansız hava araçları tarafından beyaz, tahriş edici bir sıvı atıldı. Aktivist Yasemin Acar, dökülen sıvının ne olduğunun bilinmediğini ve gözlerinde yanma hissettiğini belirterek bunun sivillere karşı işlenmek üzere olan başka bir savaş suçu olduğunu söyledi. Bu beyaz sıvının kimyasal etkiler taşıyıp taşımadığı henüz netleşmese de, insan hakları örgütlerinin konuya ilişkin araştırma başlatması bekleniyor.
Türkiye'den Sert Tepki: “İsrail Bir Terör Devletidir”
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, olayla ilgili sert bir açıklama yaptı. Açıklamada, geminin uluslararası sularda seyrederken İsrail tarafından durdurulmasının uluslararası hukukun açık ihlali olduğu vurgulandı. Bakanlık ayrıca, "Netanyahu hükümetinin bu menfur saldırısı İsrail’in bir terör devleti olduğunu bir kez daha ispatlamıştır" ifadesine yer verdi. Gazze’ye yönelik uygulanan ablukanın bir insanlık suçu olduğunu belirten Türkiye, İsrail’in saldırgan tutumunun insanlık değerlerine sahip çıkan sesleri susturamayacağını belirtti.
Birleşmiş Milletler’den Serbest Bırakın Çağrısı
Birleşmiş Milletler Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese de sessiz kalmadı. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Madleen gemisinin derhal serbest bırakılması gerektiğini belirtti. Albanese, her Akdeniz limanının Gazze’ye yardım ve dayanışma taşıyan tekneler göndermesi gerektiğini vurgularken, “Ablukayı kırmak devletler için yasal bir sorumluluk, hepimiz içinse ahlaki bir zorunluluktur” dedi.
Hamas’tan Tepki: “Bu Bir Devlet Terörüdür”
Hamas, Madleen gemisine yapılan saldırıyı organize devlet terörü olarak nitelendirdi. Farklı ülkelerden gelen cesur aktivistlerin, İsrail'in propaganda çarkını paramparça ettiğini belirten açıklamada, "Bu gemi ve diğer yardım tekneleri, Gazze ile büyüyen küresel dayanışmanın canlı kanıtıdır" ifadeleri kullanıldı. Hamas, Birleşmiş Milletler’i aktivistlerin serbest bırakılması için harekete geçmeye davet etti
İsrailli Bakan’dan Şok Talimat: Zorla Video İzletilecek
İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz, orduyu müdahalesinden dolayı tebrik ederken, gözaltına alınan aktivistlere 7 Ekim saldırısını gösteren videoların zorla izletilmesi talimatını verdiğini açıkladı. Katz, söz konusu talimatla, aktivistlerin destekledikleri örgütlerin “gerçek yüzünü” görmelerini sağlamayı amaçladığını belirtti. Bu uygulama, uluslararası hukuk ve insan hakları açısından büyük bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
---