Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği Parlamentosu'nda Suriye ile ilgili alınan karara tepki gösterdi.

Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

- Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda Suriye ihtilafının 10. yılı vesilesiyle kabul edilen kararda yer verilen, milyonlarca Suriyeliye kucak açan ve ihtilaf nedeniyle tek başına ağır sorumluluklar üstlenen ülkemize ilişkin asılsız iddiaları reddediyoruz.

- Bu karar da AP'nin Türkiye'ye karşı önyargılı ve dürüstlükten uzak yaklaşımını gözler önüne sermektedir. 

- Türkiye, Suriye'nin kuzeyinde, sınır hattı boyunca Türk ve Suriye halkını tehdit eden terör örgütlerine karşı BM Şartı'nın 51. maddesinden kaynaklanan meşru müdafaa hakkı temelinde harekatlar düzenlemiştir. 

- Harekatlar sırasında ve sonrasında sivil halka zarar gelmemesi için gerekli tüm tedbirler azami ölçüde uygulanmıştır. Bölge halkı IŞİDve PKK/YPG terör örgütlerinin zulmünden kurtarılmıştır. 

- Suriye Geçici Hükümeti'nin önderliğindeki yerel unsurların istikrarlaştırma çalışmaları sayesinde huzur ve istikrar tesis edilmiş, 420.000'den fazla sığınmacının bu bölgelere gönüllü ve güvenli geri dönüşü sağlanmıştır.

- Avrupa Parlamentosu'nun asıl eleştirmesi gereken, PKK/YPG'nin son dönemde bölgede barış ve istikrarı bozmaya yönelik artan terör saldırılarıdır. Kararda PKK/YPG'nin bölgenin demografisini değiştirme çabaları ve IŞİD'lileri serbest bıraktığı hususlarına değinilmemesi de dikkate değerdir.

- Türkiye, bir yandan terörizmin her türlüsüyle kararlı mücadelesini devam ettirirken, bir yandan da BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararı temelinde Suriye ihtilafına siyasi bir çözüm bulunması amacıyla çabalarını sürdürecektir.

- Avrupa Parlamentosu'nu gerçeklerden kopuk ve ilgisiz açıklamalar yapmak yerine, NATO ve Avrupa'nın sınırlarını da koruyan Türkiye'nin Suriye'de yaptığı katkıların Avrupa için önemini idrak etmeye ve Suriye'deki gelişmeler bağlamında ihtilafın siyasi çözümüne yapıcı katkı sunmaya davet ediyoruz.

Avrupa Parlamentosu tasarısı neydi?

Tasarıda, Suriye halkının demokratik istekleriyle ülkenin birliği, toprak bütünlüğü ve egemenliğine destek vurgulanırken, BM'nin siyasi çözüm çabalarının Esed rejiminin tutumu nedeniyle ilerlememesinin endişeyle karşılandığı ifade edildi. Milletvekilleri, soruna askeri çözüm bulunamayacağını, insani krizin endişe verici olduğunu, BM öncülüğünde ateşkes izleme mekanizması kurulması gerektiğini kaydetti.

Tasarıda, sahada ilerleme olmadıkça Suriye rejimi ile normalleşmeye karşı çıkıldığı, rejimin cumhurbaşkanlığı seçiminin güvenilirliğinin bulunmadığı, yaptırımların rejimin yanı sıra İranlı ve Rus yetkilileri kapsayacak şekilde genişletilmesi gerektiği belirtildi.

Esed rejiminin insan hakları ve uluslararası hukuk ihlalleri kınanırken, Rusya ve İran'ın yanı sıra Türkiye'nin de ihlallerde bulunduğu iddia edildi. Tasarıda Rusya, İran ve Hizbullah'ın güçlerini Suriye'den çekmesi çağrısı yer aldı ve rejimin sivil halka baskısına Rusya ile İran'ın destek vermesinden üzüntü duyulduğu aktarıldı.

Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinden askerlerini çekmesi istenen tasarıda, Türkiye'nin bu bölgeyi yasa dışı şekilde işgal ettiği ve bunun Suriye'de, Orta Doğu'da, Doğu Akdeniz'de barışı tehlikeye attığı ileri sürüldü.

Rusya'nın 2 bini çocuk 6 bin 900 kişinin ölümüne yol açtığı belirtilen hava saldırılarının şiddetle kınandığı tasarıda, rejimin 130 bin siyasi tutukluyu serbest bırakması, insani yardıma izin vermesi istendi.

AP milletvekilleri, terör örgütü DEAŞ'ın hala bölgede aktif olduğunu belirterek DEAŞ ile mücadele uluslararası koalisyonuna desteklerini ifade etti ve terör örgütü YPG/PKK güdümündeki Suriye Demokratik Güçlerinin (SDG) "bir müttefik olarak DEAŞ ile mücadeleye ciddi katkı yaptığını" savundu.

Editör: Haber Merkezi