MECLİS; son zamanların en gergin oturumuna sahne oldu...

Gerginliğin mimarı AKP, yeni oyunları sahneye sürmeye devam ediyor.

MHP'li Osman Durmuş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın GATA'ya başörtülü olduğu için alınmadığı haberlerine atıfta bulunarak "Sizi gidi beyaz gömlekliler sizi. Peygamber olarak anılan Başbakan'ın eşini nasıl kabul etmezsiniz?" dedi.

Erdoğan, "Bana sataşma var" diyerek söz aldı.

Ondan sonra da olanlar oldu...

Eleştiriye bile tahammülü olmayan AKP'liler bir kez daha kaba kuvvete başvurdular.

Günlerdir bu konu konuşuluyor.

Bu ülkede sadece yüzde yüz haklı ve elinde kanıtlarla eleştiri yapanın üzerine gidilir.

Mahalle baskısıyla, laf ebeliği ile susturamayacaklarını bilenler genellikle kaba kuvvete başvururlar.

DAHA ÖNCELERİ NEREDEYDİNİZ?

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'te kavga çıkaran "peygamber" krizi sonrası yeniden kameraların karşısındaydı.

Erdoğan, kendisi hakkında 'peygamber gibi' ifadesini kullandığı belirtilen AKP'nin eski Aydın İl Başkanı İsmail Hakkı Eser'in istifasını ya da partiden ihracını istediğini açıkladı.

Bu peygamber konuşması 14 KASIM 2008'de yapılmış.

Yani 2 yıla yakın...

Sizin bunu yeni duymuş gibi davranmanız enteresan.

Tüm milletvekillerinin davranışlarını bile dikkatle takip eden bir genel başkanın gözünden bu konu nasıl oldu da kaçabildi.

Ya da yeni mi uyandınız?

Madem ilgili kişiyi partinizden ihraç edecektiniz, neden daha önce bu konuşmayı yaptığında yollarınızı ayırmadınız?

SİNİRLENME PADİŞAHIM...

HELAL olsun Başbakan'a ve onu destekleyenlere!...

Ankara'nın karında-ayazında Tekel işçileri dışarda soğukta hükümetten çözüm beklesin, azar işitsin o da gidip Meclis'i karıştırsın...

Hanımı GATA'ya girememiş...

İçinde 3 sene saklayabilmiş...

Askere sonunda yeni bir eleştiri yolu daha bulmuş...

Erdoğan, neden celallenmiş böyle anlayamadım...

Hanımı kapalı olabilir, ama askerin kurallarına saygı duymak, beğense de beğenmese de olayı tırmandırmamak bir başbakanın asli görevi...

Osman Durmuş, burada Başbakan'ın yarattığı, "ben ve ailem her şeye muktedirdir" izlenimi veren havayı eleştiriyor...

Bu bir kavrayış meselesi.

Ayrıca bugünlerde sayın Başbakanın sinirleri çok gergin.

ASIL KIZGINLIĞIN NEDENİ

AKP'lileri kızdıran, kendilerine yakıştırılan kulluk misyonu mu yoksa birinin bu gerçeği açıklaması mı?

Her ikisi de değil.

AKP'lileri ve Erdoğan'ı asıl kızdıran kendi beslendikleri kanaldan onların eleştirilmesi.

Meclis'teki olaylı oturumda Sağlık Bakanı'nı bir kaç kişi tutarken görüntü de var

Osman Durmuş, Recep Akdağ'ın karizmasını domuz gribinde fena bozmuştu...

Ülkeyi yabancılara nasıl peşkeş çektiğini, Türk halkının nasıl kobay olacağını dile getirdiğini anlattığı için içinde bir acı kalmış...

Külhanbeyi gibi davranması ondandır...

O HEP SAHNEDE

SİVRİ konuşmalarıyla tanınan Bülent Arınç da yine fırsatını bulmuş ve es geçmemiş.

Bu zat-ı muhteremin en önemli özelliği, karşısındakileri tahrik edip kışkırtarak, yarattığı gerginlikten sonra mazlum moduna geçip prim yapmak...

Türkiye'yi geren her olayda o sahnede...

Bunu artık ezberledik.

Meclis'teki olaylar sonrası da aynısını yaptı.

Erdoğan'ın İslami holdinglere para kaptıran holdingzedeye "Para verirken bana mı sordun" diye çıkışıp, bir de sahtekâr yaftasını yapıştırmasını....

Ürününün dalda kaldığından "Anam ağlıyor" diye şikayet eden çiftçiye "Ananı da al git" yanıtını vermesini...

Geçinemediğini göstermek için "Satılık Böbrek" yazılı bir döviz gösteren vatandaşa "Sakatatçı dükkanı değil burası " demesini ve daha binlercesini unutmadık.

Ve bunları içimizi sindirmedik, sindirmeyeceğiz...

AKP'liler Başbakan Erdoğan'ın eşine laf atılmasını içlerine sindiremiyorlar...

Peki, "ananı da al git" diyen başbakana ne demeli?

Milletin anasına laf atmak serbest anlaşılan...