Koronavirüs hayatı derinden etkiledi. Olumsuz etkilenen alanlardan biri de çalışma yaşamı oldu.
Kamu ya da özel farketmeksizin tüm dünyada birçok kurum ve kuruluş evden çalışmaya geçti. Bu durum da "dijital göçebelik" kavramın doğmasına neden oldu.
"İŞLER İNTERNETTEN YAPILIYOR"
TÜRSAB Alternatif Turizm İhtisas Başkanı Mustafa Demir 'dijital göçebelik' kavramını şu sözlerle anlatıyor:
"İnsanın insandan kaçtığı dönemde daha çok doğaya seyahat edip ama yine de görevlerini internet üzerinden dijital ortamda yerine getirebildiği oluşuma biz dijital göçebelik diyoruz. Bunu bir öğrencide yapıyor, bir işadamı da yapıyor"
Dünyanın dört bir yanı, dijital göçmenler için artık geniş bir yaşam coğrafyası haline geldi.
EGE VE AKDENİZ TERCİH EDİLİYOR
Salgın süreci, özellikle büyük şehirlerin temposundan yorulan kişiler için bir fırsat oldu. Büyükşehirlerden tersine göç arttı.
Türkiye'deki dijital göçebelerin büyük bölümü ise Ege ve Akdeniz'i tercih ediyor.
TÜRSAB Bodrum Yöre Temsil Kurulu Başkanı Yüksek Aslan ise bu süreci "Hayatın daha kolay yaşanabilir olduğunu görünce Bodrum'un nüfusu bir anda 3 katına çıktı. İnsanlar işlerini evlerinden halledip Bodrum'da yaşamaya karar verdiler" sözleriyle anlattı. (trthaber)
