Vatan'dan Özge Seren Doğu'nun özel haberine göre; Ağustos ayı sonu itibarıyla Türkiye’de 93,8 milyon adet kredi kartı bulunduğu açıklanmıştı. Kartlar çoğu durumda kişilere büyük ölçüde kolaylık sağlasa da yönetme kısmında problem yaşandığı zaman, ileride taksitler borç dağına dönebiliyor.

Vatandaşlar ödenemez duruma gelmesi sebebiyle aylar geçtikçe, giderek çoğalan kredi kartı borçlarıyla karşı karşıya kaldığı zaman ne yapacağını bilemiyor, hızlıca borçlarını kapatabilmenin yollarını arıyor. Borcu büyüyenler ve ödenemez duruma gelen vatandaşlar kara kara düşünürken, bir yandan da ‘Arabamı mı satsam, yoksa kredi mi çeksem?’ sorularına yanıt arıyor. 

Peki kredi kartı borcunu kapatmak için kredi çekmek doğru mu? Karttaki borcu kapatmak için, başka bir karttan nakit avans çekmek mantıklı mı? Birikmiş kredi kartı borcunu kapatmak için ilk yapılması gereken nedir? Kredi kartı borcunun devamlı olarak asgari tutarını ödeyerek borcun tamamından kurtulmak mümkün olur mu? Kredi kartı borçları ve doğru kart kullanımına ilişkin Özlem Denizmen tarafından önemli detaylara yer verildi.

KREDİ KARTI BORCUNU KAPATMAK İSTEYEN KİŞİLER İLK NEREDEN BAŞLAMALI?

Öncelikle kredi kartı borcunun hangi harcamalardan kaynaklandığının belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Denizmen, "Örneğin; sağlık, beklenmedik acil bir durum, geçim veya hayır diyemediğimiz harcamalar olabilir. 3 aylık ekstrenizi inceleyerek sıklıkla yaptığınız harcamaları renkli kalemle işaretleyin ve bundan sonrası için bu tür harcamalarda kredi kartı kullanmayın." diyerek birikmiş kredi kartı borcunu kapatmak için ilk yapılması gerekenleri sıraladı:

1. Borçlarınızın listesini yapın.

2. Kredi kartı borcunu kapatana kadar banka kartı ya da ön ödemeli kart kullanın.

3. Aylık bütçe yaparak nereye ne kadar harcadığınızı görün.

4. Borcu kapatmak için bütçeden kısabilecek harcamaları belirleyin.

5. Ek gelir yaratma yollarını araştırın. Örneğin, evde kullanmadığınız eşya, kıyafet vb şeyleri satmak.

BORCU KAPATMAK İÇİN KREDİ ÇEKMEK...

Kredi kartı borcunu kapatmak için kredi çekmenin doğru olup olmadığı ile ilgili soruya ise, doğru ya da yanlışın olmadığını her şeyin kişinin kendisine bağlı olduğunu belirten Özlem Denizmen, "Kredi kartı borcunuz yüzünden maaşınızdan size harcayacak para kalmıyorsa çekebilirsiniz. Böylece büyük bir borcu aylık taksitler halinde ödeyebilirsiniz.

Kredi kartı borcunuz var, kapatmak için kredi çektiniz diyelim. Eğer kredi kartını kullanmaya devam edersiniz, bu sefer hem kredi kartı borcunuz hem de kredi borcunuz oluyor. Mevcut borcunuz bitene kadar kredi kartı kullanmamalısınız yoksa daha fazla borçlanırsınız. Bu tıpası olmayan bir küvete su doldurmaya benzer." ifadelerini kullandı.

ASGARİYİ ÖDEYEREK BORCU KAPATMAK BÜYÜK AVANTAJ

Karttaki borcu kapatmak için, başka bir karttan nakit avans çekmenin mantıklı olup olmadığı da merak edilen konular arasında. Denizmen konuya ilişkin, "Büyüklerimiz taşıma su ile değirmen dönmez demişler. Başka karttan çekip borcu kapatmak sizi bir süre idare eder fakat çözüm değildir." ifadesini kullanarak, kredi kartı borcunun devamlı olarak asgari tutarını ödeyerek borcun tamamından kurtulmak mümkün olup olmadığı sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Asgari ödeme tutarı, kart limiti 25.000 tl ve altında olanlar için dönem borcunun yüzde 25’i  25.000 tl üzeri olanlar için dönem borcunun yüzde 40’ı oranında olduğu için mümkün. Eğer kredi kartından harcama yapmazsanız, asgariyi ödeyerek borç kapatabilirsiniz fakat daha uzun sürer. Enflasyonu düşünürsek, asgariyi ödeyerek borcu kapatmak büyük bir avantaj."

DAHA BÜYÜK BORÇLARA SEBEP OLABİLİR

Kart borcunu taksitlendirme ile ilgili Özlem Denizmen, yaptığı açıklamada, "Bu çözüm kişinin gelirine ve kişinin kart borcu dahil tüm borçlarının büyüklüğüne ve kredi notuna göre değişir. Giderler gelirleri aşıyorsa ve kart borcunu taksitlendirmek bütçeyi rahatlatıyorsa, evet avantajlı.

Dikkat edilmesi gereken şey, taksitlendirme yapıldıktan sonra sağlıklı harcama alışkanlıkları edinmek ve kredi kartı üzerinden yeni borç yapmamak. Aksi halde borç taksitlendirme sadece geçici bir çözüm olarak kalır ve sonucunda daha büyük borçlara sebep olabilir. Bankadan bankaya değişmekle birlikte taksitlendirme işlemi max. 12 ay olarak yapılabilir." diye konuştu.

KREDİ KARTI LİMİTİ KADAR KENDİNİZİ ZENGİN HİSSETMEYİN

Kredi kartı kullanımının ileride önlenemez bir borç problemine sebep olmaması için, ilk defa kart alacak bazı kişiler, kart limiti ve kullanımı ile alakalı nasıl bir başlangıç yapması gerektiğini de merak ediyor. Daima kazanılan ücretten az harcanması gerektiğine dikkat çeken Denizmen, "Bu, para yönetiminin en temel kuralı. Kredi kartı limiti kadar kendinizi zengin hissetmeyin. Bu para sizin değil. Enflasyon var diye gereksiz borç yapmayın yoksa, iş kaybı vb. sorun yaşadığınızda kredi kartı borcunu ödemekte zorlanırsınız.

İlk defa kredi kartı sahibi olacak kişiler için kredi kartı limiti, ilk yıl için, aylık net gelirinin iki katını, ikinci ve sonraki yıllar için ise dört katını aşamıyor." dedi.

HARCAMA DEVAM EDECEK, ÖDENECEK BORÇ DAHA DA ARTACAK

Taksit erteleme ile maliyete faiz yansıtılsa da 1-3 ay gibi bir süre kazanılması borcu fazla olan bir kişi için avantaj mı dezavantaj mı?

Denizmen, enflasyon nedeniyle borçları ertelemenin avantaj olarak görülebileceğini, fakat burada daha çok kişinin ödeyebilme gücünün önemli olduğunu vurgulayarak konuya ilişkin "Taksitleri 1-2 ay ertelediniz diyelim, doğal olarak harcamalar devam edeceği için ödenecek borç daha da artacaktır. (Enflasyonun da artacağı öngörülüyor.) Hayatta ne olacağını bilemeyiz. Sağlık problemi, iş kaybı vb. beklenmedik olaylara hazırlıklı olmak için borçları ertelemek yerine ödeyip finansal hayatımızı iyileştirmeyi tercih etmeliyiz." ifadelerini kullandı. 

BÜTÇE DİSİPLİNİ NASIL SAĞLANABİLİR?

Özlem Denizmen, araştırmalara göre kredi kartını kullananların ilk iki senesinin çok önemli olduğunu, bütün alışkanlıkların o zaman oturduğunu belirterek bütçe disiplini sağlama konusunda da önemli ayrıntılara yer verdi.

Denizmen açıklamalarında şu ifadelere yer verdi;

"Satın alma gücümüz ve paranın değeri değişiyor. Kendimizi hazırlamanın en iyi yolu bilgiyle güçlenmek ve kontrolümüzde olan şeylere odaklanmak. Finansal okuryazarlık, enflasyonun hayatımızı nasıl etkilediğini anlamak için gerekli bilgileri veriyor.

Birikmiş kredi kartı borcunuz varsa zaruri harcamalara odaklanın. Dışarıda yemek yeme, abonelik, üyelik gibi zorunlu olmayan harcamaları bir süre için durdurabilirsiniz. Alışveriş yaparken istek mi ihtiyaç mı diye sorun. Kampanyaları takip etmek önemli ama ihtiyaç olmayan bir şeyi sırf kampanyada diye almak yanlış. Kartınızda biriken puanları, ödülleri ‘kullanmış olmak’ için değil, ihtiyaç anında kullanın.

YAŞAM STANDARDI MI HAYAT STANDARDI MI?

Yaşam standardı mı hayat standardı mı? Bunlar iki ayrı kavram. Yaşam standardınızı para harcayarak yükseltebilirsiniz, hayat kalitesi için ise anlam gerekir. Örneğin, kredi kartıyla ihtiyaç dışı alışveriş yaparak belki yaşam standardınızı yükseltebilirsiniz fakat borcunuz arttıkça geceleri uyuyamıyorsanız ya da yediğiniz yemekten tat alamıyorsanız hayat kaliteniz azalıyor demektir. Özetle: Denge en temel olgudur. Ve hayatta her şey matematik ile hesaplanamaz. Borçların hepimizin üzerinde oluşturduğu farklı duygusal kodlar vardır. Örneğin, enflasyon var diye her şeyi taksitlendirirseniz (matematiksel anlamda doğru), 24 sonra içinden çıkamadığınız kontrol edemediğiniz sürekli borçluluk size büyük bir yük verebilir (duygusal anlamda yanlış). O yüzden bu konulara karar verirken kişinin kredi kartı ve borç ile olan ilişkisini gözden geçirmesi önemlidir. Tek bir doğru ve yanlış yoktur. Denge, irade, para karakteri , geçmişte ailede yaşananlar, ve duygular çok önemlidir."

Editör: Haber Merkezi