Türkiye’de devam eden sıkı para politikaları, özellikle üretim sektöründe faaliyet gösteren birçok firmayı ekonomik açıdan zorlarken, yüksek faiz oranları nedeniyle finansman kaynaklarına ulaşmakta zorlanan şirketler birer birer konkordato ilan etmeye başladı. Bu şirketler arasında önemli bir tekstil ihracatçısı olan CBF Tekstil de yer alıyor.
CBF Tekstil’den Konkordato Hamlesi
CBF Tekstil, Avrupa pazarına yönelik yaptığı büyük ölçekli ihracatlarla adını duyurmuş bir üretici konumundaydı. Ancak, yaşadığı mali sıkıntıların ardından şirket, 3 ay önce konkordato talebinde bulundu. Süreç kapsamında, şirketin ödeme planı oluşturması için geçici süre tanınmıştı. 13 Nisan 2025 tarihinde bu süre bir ay daha uzatıldı.
Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yürütülen dava sürecinde, CBF Tekstil’e üç kişilik konkordato komiser heyeti atandı. Mahkeme, konkordato davasının duruşma tarihini 8 Mayıs 2025 olarak belirledi.
CBF Tekstil’in Kuruluşu ve İhracat Başarısı
Şirketin kurucuları olan Glaudia Constanze Brandt ve eşi Burak Fadıloğlu, tekstil sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösteriyor. Almanya’da tekstil mühendisliği eğitimi alan Brandt, 30 yıl önce İstanbul’a yerleşerek Türk tekstil pazarında üretim tecrübesi edindi. Eşiyle birlikte Tokat’ın Niksar ilçesinde kurdukları CBF Tekstil, kısa sürede bölgenin en büyük işverenlerinden biri haline geldi.
Şirket, özellikle kadın istihdamını önceleyen yapısıyla öne çıktı. Bugün 400’ün üzerinde kişiye istihdam sağlayan CBF Tekstil, ihracatın büyük bölümünü İngiltere başta olmak üzere Avrupa ülkelerine gerçekleştiriyor.
Üretim Rakamlarında Düşüş Dikkat Çekti
CBF Tekstil’in üretim rakamları, yaşanan ekonomik daralmayı açıkça ortaya koyuyor. 2022 yılında 6 milyon parça tekstil ürünü ihraç eden şirket, 2023’te bu rakamı 3 milyona düşürdü. Yarıya inen ihracat hacmi, firmanın döviz girdisinde ciddi azalmaya neden olurken, bu durum ödeme dengesinin bozulmasına yol açtı.
Şirketin yaşadığı mali sorunlar yalnızca iç pazardaki daralma değil; döviz kuru dalgalanmaları, kredi maliyetlerindeki artış ve girdi maliyetlerinin yükselmesinden de kaynaklanıyor.