Slovakya merkezli Klein Vision şirketi, insanlık tarihine yön verecek büyük bir adım atmaya hazırlanıyor. Şirket, bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibi görünen uçan otomobil projesi AirCar’ın 2026 yılının ilk çeyreğinde satışa çıkacağını resmen açıkladı. Geliştirilen bu araç, yalnızca ulaşım alanında değil, aynı zamanda teknolojik egemenlik yarışında da kartları yeniden dağıtabilir.
Çift Modlu Tasarım: Karada ve Havada Tek Araç
AirCar, klasik dört tekerlekli bir otomobil gibi yollarda ilerleyebiliyor; ancak ihtiyaç duyulduğunda yalnızca 2 dakika içinde kanatlarını açarak bir uçağa dönüşüyor. Katlanabilir kanat sistemi sayesinde iniş yaptıktan sonra tekrar otomobil formuna dönen bu hibrit araç, şehir içi kullanımda da pratikliği elden bırakmıyor.
Bu eşsiz dönüşüm yeteneği, özellikle uzun mesafeli ulaşımda hem karayolu hem de hava yolunu entegre ederek zaman tasarrufu sağlıyor. Modern şehirlerdeki trafik sorununa çözüm olabilecek bu teknoloji, aynı zamanda acil durumlar ve özel görevler için stratejik bir potansiyele sahip.
Üst Düzey Performans: Güç, Hız ve İrtifa Bir Arada
AirCar, normal akaryakıtla çalışıyor ve bu sayede karmaşık altyapı sistemlerine ihtiyaç duymuyor. Aracın performans özellikleri oldukça etkileyici:
5.500 metreye kadar irtifa
Saatte 250 kilometre seyir hızı
300 metrelik kalkış mesafesi
280, 320 ve 340 beygir gücünde üç farklı motor seçeneği
Bu teknik veriler, AirCar’ı yalnızca bir “uçan araç” değil, aynı zamanda güçlü bir mühendislik eseri olarak öne çıkarıyor. Türk mühendisliğinin geleceği açısından da bu gelişmeler örnek alınması gereken nitelikte.
