VakıfBank, yılın ilk 3 ayında 651 milyon TL net kar elde ederken, bankanın nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla reel ekonomiye sağladığı destek 316 milyar TL'ye ulaştı.
VakıfBank yaptığı yazılı açıklamayla, 2019 yılının ilk çeyrek konsolide olmayan finansal sonuçlarını açıkladı. Buna göre, bankanın 2019 yılının ilk üç ayında nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla reel ekonomiye sağladığı destek 316 milyar TL'ye ulaştı. Aynı dönemde şirket elde ettiği 781 milyon TL brüt karından, 130 milyon TL vergi karşılığı ayırarak, 651 milyon TL net kar elde etti.
VakıfBank'ın aktif büyüklüğü 363 milyar TL'yi aşarken Türk Lirası cinsinden kredilerdeki pazar payı tarihinde ilk defa yüzde 10 barajını aşarak yüzde 10, 5 seviyesine yükseldi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, 65 yıldır ülke ekonomisinin kalkınması ve refah seviyesinin yükselmesi için büyük bir motivasyonla çalıştıklarını belirterek, 2019 yılına çok güçlü bir giriş yaptıklarını bildirdi.
"Toplumun tüm kesimlerinin finansal ihtiyaçlarına en uygun çözümler üreterek milli ekonomimizin , 'yanındaki güç' olduğumuzu bir kez daha gösterdik." ifadelerini kullanan Özcan, şunları kaydetti:
"VakıfBank'ın toplam nakdi kredileri, yılın ilk üç ayındaki yüzde 11'lik güçlü büyüme ile şimdiden 250 milyar TL'ye yaklaştı. Söz konusu büyüme, sektörümüzün ortalama kredi büyümesinin iki katından daha yüksek olup, reel ekonomi ve hane halkına destek verilmesi noktasında sorumluluklarımızı layıkıyla yerine getirdiğimizi net bir şekilde göstermektedir. Ayrıca toplam kredilerdeki pazar payımız yüzde 9, 8 seviyesine, TL kredilerdeki pazar payımız ise bankamız tarihinde ilk defa yüzde 10 barajını aşarak yüzde 10, 5 seviyesine yükselmiştir. Piyasalarda görülen dalgalanmalara rağmen milli ekonomiye sağladığımız desteğimizi önümüzdeki dönemlerde de kararlı bir şekilde sürdüreceğiz."
"TOPLAM MEVDUATIMIZ 2018 YIL SONUNA GÖRE YÜZDE 10'UN ÜZERİNDE ARTTI"
Fonlama tarafında da başarılı bir çeyreği geride bıraktıklarını aktaran Özcan, "Ana fonlama kalemimiz olan toplam mevduatımız, 2018 yıl sonuna göre yüzde 10'un üzerinde bir artışla 200 milyar TL'ye yaklaştı. Her geçen gün daha fazla oranda tabana yaygınlaşan mevduat portföyümüzün toplam kaynaklar içindeki payı yüzde 55 seviyesine ulaştı. Mevduat dışı fonlama kalemlerine baktığımızda ise uluslararası sermaye piyasalarından hem TL hem YP cinsi oldukça başarılı ihraçlar gerçekleştirmenin bankamıza sağladığı katkıyı mutlulukla görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
İpotek Teminatlı Menkul Kıymet (İTMK-covered bond) programı kapsamında yurt dışına 1, 5 milyar TL'lik kaynak ihraç ettiklerini hatırlatan Özcan, bu kaynağa ek olarak orta vadeli tahvil ihraç programı kapsamında 600 milyon ABD dolar tutarında eurobond ihracı, Türkiye Varlık Fonu-Piyasa İstikrar ve Denge Fonu ile 700 milyon avroluk "İlave Ana Sermaye" ihracı gerçekleştirdiklerini kaydetti.
Özcan, "Bunlara ilaveten yüzde 100 oranında yenilediğimiz 1, 1 milyar dolar tutarındaki sendikasyon kredisi, bu yıl şu ana kadar gerçekleştirdiğimiz en önemli işlemlerimiz oldu. Tüm bu işlemler aracılığı ile kaynak yapımızı çeşitlendirmeye ve fonlama yapımızı güçlendirmeye devam ettik." değerlendirmesinde bulundu.
Özcan, kazandıkları ödüllere ve yaptıkları çalışmalara atıfta bulunarak, uluslararası ödüller ve katıldıkları uluslararası inisiyatiflerin marka değerlerini artırdığını aktardı.
