05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi GENEL İBB Başkanı İmamoğlu, İstanbul'da yıkılma tehdidi olan bina sayısını açıkladı

İBB Başkanı İmamoğlu, İstanbul'da yıkılma tehdidi olan bina sayısını açıkladı

İstanbul'da yaptıkları çalışmalarda 90 bin binanın yıkılma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Ekrem İmamoğlu, "Keşke 'Huzurla evinizde yatın, uyuyun' diyebilsem" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB Afet Koordinasyon Merkezi'nden (AKOM) Fox TV'deki İlker Karagöz ile Çalar Saat programına bağlanarak gündeme yönelik açıklamalarda bulundu.

Maraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde 6 Şubat'ta medyana gelen ve 10 ilde yıkıma neden olan depremlerde hayatını kaybedenlere baş sağlığı dileyen İmamoğlu, "Biz kendimize bina yapmadık, ev yapmadık, iş yeri yapmadık, tabut yaptık" dedi.

İmamoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

BU İŞİN BELEDİYESİ AFAD'I YOK

Haiti'de deprem oluyor, 200 bin kişi ölüyor 7, 8 büyüklüğünde bir depremde. Ama Şili'de, 8 ve üzeri depremlerle boğuşan bir ülkede, 8, 8 şiddetinde deprem oluyor 2010'da. 3 dakika 30 saniye sürüyor. Ölümlerin büyük çoğunluğu tsunamiden, betondan değil. Asrın felaketi diye bir tarif yapar, süreci başka bir yere koyarsak buradan bir çözüm çıkmaz. Böyle bir şey kabul edilemez artık, 21'inci yüzyıldayız. Biz yöneticilerin sorumluluk duygusu başka bir boyutta olmalı. Bu işin tarafı yok, hükümeti muhalefeti, belediyesi AFAD'ı yok, bürokratı seçilmişi yok. Hepimiz aynı masadayız, ne demek el sıkmamak, selam vermemek. Asrın felaketini değil, asrın ihmallerini yapmış mıyız onu konuşmalıyız.

90 BİN YAPININ YIKILMA TEHDİDİ VAR

İki şey önemli, bir tanesi İstanbul'un yapı envanteri. Biz görevi devraldığımızda İBB'nin bizden önceki döneminin bitirdiği envanterde 40 bin ila 50 bin riskli yapıdan bahsediyordu. Bizim yaptığımız çalışmada şu an itibariyle ağır ya da çok hasarlı, yani yıkılma tehdidiyle karşı karşıya olan 90 bin yapı olduğunu düşünüyoruz. İş yeri olan da var konut olan da var. Çok hızlı hareket etmemiz gerektiğinin farkındayız. İBB ya da hükümet 1999'dan sonra birçok şey yapmış İstanbul'da ama hepsini topladığımızda 80 sene daha çalışmamız gerekiyor ki yapı stoğunu güçlü hale getirelim. Böyle olmaz.

DEPREM KURULU OLUŞTURULMALI

Bu mesele İstanbul'un can meselesi. Merkezi bir mekanizmayla yönetilmeli. Bu teklifi getirirken hükümete, bakanlığa 'Tabii ki bu işin başında siz olacaksınız' dedim. Ama tek başınıza yapamazsınız. Bunun için bir kurul oluşmalı. Bu ısrarımızı devam ettiriyoruz. Bakanlığın, valiliğin, büyükşehirin, ilçe belediyesinin, inşaat sektörünün, yapı sektörünün, finans sektörünün, sigorta sektörünün, mahalle temsilcilerinin içinde olduğu bir mekanizmadan bahsediyorum. Taslağımızı da sunduk. Bu acil bir meseledir, akşamı sabahı bile yok. Bu sistemin İstanbul için elzem olduğunu defalarca niteledik. Sadece kurul boyutu da yok. İnsanlarımız... Ben öyle binalar biliyorum ki bina çürük. Çok yakınlarım var, taşınmış oradan, binayı boşaltması 3 yıl sürdü. Bina çürükse orayı boşaltmak zorunda.

KEŞKE İSTANBULLULARA 'HUZURLA EVİNİZDE YATIN, UYUYUN' DİYEBİLSEM

İstanbul'da imar barışı uygulamalarında yapı kayıt belgesi verilen yapı adedi 317 bin. Reklam filmini gösterdiler tekrar hatırladık. Birisi kaçak bir yapı yaptığını anlatıyor, ne zaman yaptığını bile bilmiyor, nasıl yaptığını hatırlamıyor. Ona da belge alacağını söylüyorlar, seviniyor vatandaş. Devlet bunu yapmamalıydı. Bina sakat, yanlış yerde, başına çökecek. Böyle bir anlayışla İstanbul'da hareket edilemez. İstanbul odaklı, bu ayın sonunda kurumlardan, kurullardan, bakanlıktan beklentilerimizi ve çağrılarımızı yapacak bir toplantıyı da hazırlıyoruz. Keşke İstanbullulara 'Huzurla evinizde yatın, uyuyun' diyebilsem.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *