Resulullah Efendimiz, bir Müslümanın lüzumsuz işlerle vaktini zayi etmesini arzu etmezlerdi.

Daima bir gönül kazanmanın peşinde koşmak, grektiğinikalplere nakşederdi.

Ashabına şu üç suali yönetirdi:

‘’BU GÜN BİR YETİMİN BAŞINI OKŞADIN MI’’..

CENAZE TEŞYİİNDE BULUNDUNUZ MU,

BİR HASTAN’IN ZİYARETNDE BULUNDUNUZ MU..,

Zira Cenabı Hakkın rızasına talip olan kişinin;

‘’Yer yüzündekilere merhamet edin ki, gök yüzündekilerde size merhamet etsin’’,

Beyanının hakikatine erebilmesi için matemlerin civarında dolaşması şarttır’’.

Hz. Mevlana şöyle buyuru; ‘’Fakru zaruret içinde boğulan gönüller, dumanla dolu bir eve benzer.Sen onların derdini dinlemek suretiyle o dumanlı eve bir pencere aç ki, onun dumanı çekilsin, seninde kalbin yumuşayıp, ruhun incelsin..’’

Yetimin başını okşamak, ifadesi sadece maddi manasıyla anılmamalı. Bilakis onun maddi beraber, hatta daha ziyade manevi ihtiyacını gidermenin kastedildiği unutulmamalıdır.

Yani; derdini arz etmek için geldiğinde; bir çikolata vermek suretiyle başlayan savmak, yetime bakmak değildir.

Resulü Ekrem Efendimiz, yetime nasıl bakılması grektiğiniörnek hayatıyla bizlere talim buyuruyor.

Zira on yaşındaki Enesi annesi Efendize hizmet için getirdiğinde Efendimiz hz. Enesi kabul buyurdu ve onu büyük bir muhabbetle terbiye etti.

Hatta Resulü Ekrem efendimizin eğitim ve öğretim usulüne insanlara özelliklede çocuklara karşı engin merhameti ve musamahatı bizlere ulaşmıştır.

Hz Enes bir rivayetinde şöyle der;

‘’On sene Resulü Ekremin hizmetinde bulundum. Beni bir kerre azarlamadı gönlümü kırmadı. Bunu niçin böyle yaptın veya yapmadın demedi..

Müslümanların evleri arasında en hayırlı ev, içinde kendisine iyi davranılan bir yetimin bulunduğu evdir.

Müslümanlar arasındaen kötü ev ise, içinde kendisine iyi davranılmayan bir yetimin bulunduğu evdir..

(İbn. Mace).

Müslümanlar kardeşlerine karşı hüsnü zanda olmalı.

Bir gün Peygamberimiz Ashabının bazıları ile oturlakenyanlarında bir cenaze geçer. Oradaki bulunan kişiler, cenaze hakkında iyi bir insandı Allah rahmet eylesin dediler. Peygamber Efendimiz vacip oldu dedi.

İkinci bir cenaze geçerkende orada bulunanlar onun menfi durumda oldundan bahsedince Efendimiz yine vacip oldu dedi.

Efendimizin yanında bulunanlar; Ya Rasulallah, iki cenazedede vacip oldu dediniz, bu nedir deyince,

Efendimiz sav; Bir önceki kişinin iyiliğine şahitlik yaptınız o, Cennete gitti.

İkinci kişinin de iyi amelde olmadığına şahitlik ettiniz, oda Cehennemlik oldu.

Ey insanlar siz Allahın kulları nasıl şahilik yaparsa Allah onu öyle kabul eder. Çünkü sizler Allahın yer yüzündekişahitlerisiniz, buyurdu.

Bundanda anlıyoruz ki, insanlar hakkında kötü zan beslememeli daima iyilikle muamele etmeli…

İyiliklerini hatırlatmalı..