Sivas’ta yaşayan Raziye Şimşek’in hayat hikâyesi, adeta filmlere konu olacak türden. Henüz bir yaşındayken annesini kaybeden Şimşek, babası tarafından bir yurt kapısına bırakıldı. Ancak bu terk edilişin ardından gelişen olaylar, onun 58 yıl boyunca kimliksiz yaşamasına neden oldu.
Kayıtsız Geçen Yıllar ve Kimliksiz Büyümek
İddiaya göre, yurt müdürü tarafından resmi kaydı yapılmadan bir aileye verilen Raziye Şimşek, evlatlık alındığı aile tarafından sahte belgelerle kendi çocuklarıymış gibi nüfusa geçirildi. Ancak yıllar sonra evlendikten sonra aynı aile tarafından evlatlıktan reddedildi. Bu karmaşa, Şimşek'in iki farklı kimlik numarasıyla devlet kurumlarında ciddi sorunlar yaşamasına yol açtı.
Devlet Kapısında Kimlik Krizi
Raziye Şimşek, yıllar boyunca ne gerçek ailesine ne de evlatlık alındığı aileye ait yasal bir kimlik taşıyabildi. E-Devlet sistemine giriş yaptığında ne alt ne de üst soy bilgisi görünmüyordu. Kimi zaman suçlu muamelesi görecek kadar büyük hukuki boşluklarla karşı karşıya kaldı.
DNA ile Gelen Gerçek
Kimliğini kazanmak için üç buçuk yıl boyunca hukuk mücadelesi veren Şimşek, sonunda biyolojik babasının mezarından alınan DNA örneğiyle gerçek kimliğine kavuştu. 58 yıl sonra aldığı kimlik belgesi, onun için yalnızca bir evrak değil; aynı zamanda geçmişiyle yüzleşmenin sembolüydü.
"Gözyaşlarımı tutamadım," diyen Şimşek, "Herkesin cebinde olan bir kimlik bana yıllar sonra nasip oldu. Suçsuz olmama rağmen haklarım olmadığı için potansiyel suçlu olma riskim vardı. Bu süreçte ailem ve eşim bana büyük destek oldular. Davamızın son anlarında DNA testiyle gerçeğe ulaştık. Manevi babama minnettarım ama kimlikte biyolojik olan yazılmak zorundaydı," ifadelerini kullandı.
