2. Bayezid döneminin tanınmış mimarlarından, Mimar Hayreddin tarafından 1488'de inşa edilen, tarihi ibadethane zaman içerisinde yol genişletme çalışmaları ve yangın nedeniyle tahrip olurken, 1898'de 2. Abdülhamid tarafından tuğladan restore etiirildi.

Osmanli'nın son döneminde titizlik ve büyük zahmetlerle elden geçirilen eser, zaman içerisinde çevresindeki binalar ve cadde üzerinde olmasından dolayı güçlükle fark edilir hale geldi.

Milliyet gazetesinden Mert İnan'ın haberine göre tarihi ibadethanenin altında zamanla işyerleri açılırken, camekan kısımlara sonradan monte edilen uyumsuz pimapenler yapıyı gölgede bırakacak bir manzara yarattı. Dükkanların alarm cihazları gelişigüzel ve izinsiz olarak tarihi eserin duvarlarına monte edildiği dikkatlerden kaçmazken, ibadethanein orijinal dokusunun zarar gördüğü anlaşılıyor.

ASIL ZARAR İÇTE 

Ancak asıl felaket ise tarihi ibadethanenin iç kısmında yaşanıyor. Tarihi caminin içine caddeden girilirken, ufak bir koridorun sonunda yer alan tuvalet ve abdesthaneden yayılan kokular ziyaretçileri rahatsız ediyor. Güçlükle yürünen koridorun sonundaki ahşap merdivenden üst kısma çıkıldığında ise hoyratlık daha da belirginleşiyor.

İmam odası diye ayrılan bölümün varlığı, eserin bütünlüğüne bizzat cami görevlileri ve yetklililer tarafından zarar verildiğini ortaya koyuyor. Bu bölüme sonradan eklenen cam bölme ve içeriye konulan masa, sandalyeler ise tarihi mirası adeta hançerliyor. Tarihi ibadethanenin duvalarina monte edilen klimaların durumu ise görenleri şaşkına çevirmeye yetiyor.

Editör: Haber Merkezi