Tutuklu eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eylül ayında tahliye olabileceği iddiası siyaset gündemini yeniden hareketlendirdi. Demirtaş’ın avukatlarından Mesut Özer’in yaptığı açıklamalara göre, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) yürütülen yeni komisyon çalışmaları bu sürecin merkezinde yer alıyor. Avukat Özer, bu kez iktidarın ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) de çözüm sürecine destek verdiğini belirtti.
"Komisyon, Kürt Sorununun Çözümünde Kritik Bir Rol Üstlenecek"
TBMM çatısı altında kurulacak olan yeni komisyonun, Kürt meselesine dair çözüm arayışlarına hukuki zemin oluşturması bekleniyor. Özer’in açıklamasına göre, komisyon üyeleri Kürt tarihi ve toplumsal yapısı konusunda derin bilgiye sahip uzmanlardan oluşacak. Bu durum, daha önceki çözüm sürecinden farklı olarak sürecin daha kurumsal ve disiplinli bir şekilde yürütüleceği sinyalini veriyor.
Yeni kurulacak yapının, sadece yasa değişiklikleriyle değil, anayasa çerçevesinde de reform niteliğinde adımlar atmaya hazırlandığı ifade ediliyor. Bu anlamda, komisyonun hazırlayacağı düzenlemeler Türk siyasetinde yeni bir dönemin habercisi olabilir.
"Demirtaş Eylülde Tahliye Edilebilir"
Mesut Özer, müvekkili Selahattin Demirtaş’ın durumu hakkında yaptığı açıklamada, hukuki taleplerin önce uygulanması gerektiğini, barış sürecinin somut adımlarla ilerlemesi halinde ise kapsamlı bir af kararının gündeme gelebileceğini dile getirdi. Özer’in ifadelerine göre, bu gelişmelerin ışığında Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi eylül ayında gerçekleşebilir.
Bu açıklama, yalnızca Demirtaş’ın değil, benzer durumda olan çok sayıda tutuklu siyasetçinin de kaderini etkileyebilecek nitelikte.
Süreçte Milliyetçi Cepheden Gelen Destek Ne Anlama Geliyor?
Özer’in dikkat çektiği bir diğer önemli nokta ise sürece MHP ve Cumhur İttifakı’nın aktif destek vermesi. Türk milliyetçileri açısından bu destek, geçmişteki çözüm sürecinden farklı olarak milli bütünlüğü gözeten bir yaklaşımla hareket edildiğinin göstergesi olabilir. Devlet Bahçeli’nin bu yönde sinyal vermesi, milli güvenlik ve kamu düzeni çizgisinden sapmadan, kalıcı bir çözüm arayışına girildiğini düşündürüyor.
Bu noktada şu soruyu sormak gerekiyor: "Eğer bu kez tüm siyasi aktörler çözüm için birleşiyorsa, bu süreç başarıya ulaşabilecek mi?" Türk milletinin birlik ve beraberliğini hedef alan terörle mücadele politikalarının gölgesinde, toplumsal barışı yeniden tesis etmeye yönelik atılacak adımlar, tarihi bir dönüm noktası olabilir.
Tahliye ve Af Süreci: Ne Zaman, Nasıl?
Özer’in değerlendirmesine göre, tutuklu siyasetçilerin durumunun yeniden ele alınabilmesi için öncelikle hukuki zeminin sağlanması gerekiyor. Bu da demek oluyor ki, tahliyeler yalnızca siyasi iradeyle değil, yasal düzenlemelerle mümkün hale gelecek. Af konusunun ise ancak sürecin başarıyla sonuçlanmasının ardından gündeme gelmesi bekleniyor.
