Dean Acheson siyasi makalelerini derlediği A Democrat Looks at His Party (Bir Demokratın Partisine Bakışları) isimli eserine, ABD Yüksek Mahkemesi Yargıcı Oliver Wendell Holmes Jr.’dan yaptığı bir alıntıyla başlıyor: “Ve bana öyle geliyor ki şu anda muğlak olanı araştırmaktan ziyade, aşikâr olana dair bir eğitime ihtiyacımız var”. Holmes’un bu sözü, Acheson’ın ABD dışişleri bakanı olarak görev süresinin bitiminden sadece iki yıl sonra yazdığı metnin geri kalanında izah ettiği şeylerin çok güzel bir özeti niteliğinde.

Acheson dışişleri bakanı olarak görev yaparken, cesur ve vizyoner dış politika girişimlerinin hâkim olduğu bir dönemin en cesur ve en vizyoner dış politika girişimlerinden birini gerçekleştirdi. Acheson NATO’nun kurulduğu 1949’dan Şubat 1952’ye dek, ABD Kongre’sini olduğu kadar, çeşitli Avrupalı müttefikleri de Türkiye Cumhuriyeti’nin NATO’ya tam üye ve müttefik olarak kabul edilmesine yönelik ikna edebilmek için uzun bir tartışma ve dil dökme süreci geçirdi ve nihayet bu konuda muhataplarını ikna etmeyi başardı. Yönetimi altında dışişleri bakanlığı yaptığı Başkan Harry Truman, Acheson’ın Türkiye’yi destekleme kararını “Hiroşima’nın bombalanmasının ardından aldığı en mühim karar” olarak değerlendirdi [1].

Dean Acheson siyasi makalelerini derlediği A Democrat Looks at His Party (Bir Demokratın Partisine Bakışları) isimli eserine, ABD Yüksek Mahkemesi Yargıcı Oliver Wendell Holmes Jr.’dan yaptığı bir alıntıyla başlıyor: “Ve bana öyle geliyor ki şu anda muğlak olanı araştırmaktan ziyade, aşikâr olana dair bir eğitime ihtiyacımız var”. Holmes’un bu sözü, Acheson’ın ABD dışişleri bakanı olarak görev süresinin bitiminden sadece iki yıl sonra yazdığı metnin geri kalanında izah ettiği şeylerin çok güzel bir özeti niteliğinde.

Acheson dışişleri bakanı olarak görev yaparken, cesur ve vizyoner dış politika girişimlerinin hâkim olduğu bir dönemin en cesur ve en vizyoner dış politika girişimlerinden birini gerçekleştirdi. Acheson NATO’nun kurulduğu 1949’dan Şubat 1952’ye dek, ABD Kongre’sini olduğu kadar, çeşitli Avrupalı müttefikleri de Türkiye Cumhuriyeti’nin NATO’ya tam üye ve müttefik olarak kabul edilmesine yönelik ikna edebilmek için uzun bir tartışma ve dil dökme süreci geçirdi ve nihayet bu konuda muhataplarını ikna etmeyi başardı. Yönetimi altında dışişleri bakanlığı yaptığı Başkan Harry Truman, Acheson’ın Türkiye’yi destekleme kararını “Hiroşima’nın bombalanmasının ardından aldığı en mühim karar” olarak değerlendirdi [1].

Editör: Haber Merkezi